Kırılma

sonu olmayan her yol
uğurlanan bir yolcu kadarsa gözlerinde
yumuyorum gözlerimi konuşsun rüzgarlar

(Şiirin hikayesi)


uçsuz bucaksız maviliğin
hudutsuz sevişmesidir gözlerimde...


köpüren deniz ve kıyıda ağlayan her dalga
tepemde dönüp duran albatros
içimde sesi çıkmayan martılar


yalnızlığına sığmayan i n s a n l a r yürür kıyıda
başları önde sırtları dik
hikayeler anlatır bir kız çocuğu
o masallara inanır bazıları


durur adam kıyıda
gözleri sema'ya bakar
kopar defterden bir sayfa
uçar ş a i r i n daldığı yere


ardına bakmaz gidenler
görmediğin seslere kulağını kapadığın anda
bir adım atarsın
eteklerinde uğuldar rüzgar
baksan/ bakabilsen...
belki de erir dağın yamacına düşen kar
sesleri uzaktan dinlersin
bense içimde duyumsarım her tınıyı


uzaklardan yolcu vapurları geçer
haliç'in gözlerinde bir dalga daha şenlenir
yüreğinde duyumsar aşkı denize bakan
derinden bir of çekme halidir belli
öyle İ s t a n b u l akşamları vardır hani
bir yudum rakıyla kandırırsın balığı
ve ıskarmoz bağırır ta denizin üzerinden
fısıldar bir tek senin kulağına rüzgar
alır başını gidersin boğazın sularında
dönemez sabahı edersin dalganın kucağında
her bir haltı unutursun da
unutmaya çalıştığını hatırlarsın elinde olmadan
bir yanın uyuşurken
titrer diğer yanın
solgun bir aralık akşamıdır altı üstü
sarılırsın palto'na az daha
hani şu kız kulesi denizle konuşmasa
martılar havalan masa g ö k y ü z ü n e
ve düdüğünü çalmasa o canım vapur
dünyadan kopup düşersin belki de


dalıp gider gözlerin
özlersin sımsıcak bir nefesi
sonra bir sigara daha yaksam dersin ya
aklına geliverir/ bıraktığın şu meret'i


vakitsiz bir kırılma
gözler bakmazken daha
ahşabın denizle sarılması yüzerken gemiler suda
boğazın saltanatı manzarada

bakarken anlarsın kararan göğü

şehrin çığlığını...

gidenleri...

kalanları...

tüm o telaşı

kaldırsan bakışlarını taşar yüreğin
şaşarsın feleğini neden olduğunu bilmeden
bir damlada kaybolur son dalgayla yutkunursun
önünde gönüllü eğilir d e n i z
çeyrek simite fittir martılar
sessizce kanat çırpar yürek
oynaşır gün ışığıyla dalgalar
kayıkların motor sesiyle
havalanır içimde adını bilmediğim diğer kuşlar
türkü olur
deniz olur
g ö k y ü z ü olur
en çok ta kuyruğu mavi uçurtma
en son
yağmur olur kalır aşk tenimde


ı ş ı k l a r ı sönse şehrin
kaybolmaz yolu bulur ş a i r
d e n i z i n gözlerinde yarım kalsa da
ertesi güne yazılır sevdalar


ne çok deniz/ ne çok dalga/ en çokta aşk olur




13/12/15