Kırk Bir Basamak / Lacivert Sürgünü
Ağlar gönülde militan türkü
Hüviyetine bürünmüş gecede
Göçüyor içime efkarın lacivert sürgünü...
Bölük pörçük suskunluğun ezasıyla
Seherler ağarıyor gözümde
Lal olmuş bir lehçenin boynuma serilen giyotininde
Milyon kez ölürüm kan sıçramış düşlerimin
Kırk bir basamak hikâyesinde...
Zamana b/elalı gözlerimde
Tebessüm eksilirken
Zahmetsiz ram olur yüreğim, kırık umutların boşluğuna
Gecenin kalabalık lisanı eğirirken çaresizliği
Dizlerime kapanmış bir hüznün müphem sürgünü düşüncelerim
Keyfe keder eğreti bir gülümseme
Ve
Hıçkırığımda boyutlanmış ezgiyle...
Mecalsiz hazanla sararan bakışlarımı
Nadasa vurdum bu gece
Kurak sevileri, suskunun sinesine emanet edip
Zehrime soyunmuş geceye eşkıya durdum
Kimliksiz gölgeler ıskalarken öfkemi
Bir tutam acı yutkundum...
Ezgin dalgaların maviliğinde
Spesifik bir özlem sızıyor ılgın ılgın tenime
Uğurluyorum küflenirken hecelerim sükûtu
Kınalanan kederin işgalsiz tümcelerinde üşüyorum
Kar yağıyor içime...
Musallat bit türkünün metruk bestesinden d/üşüyorum
K/an doluyor içime,
Nesnel yalnızlıkların sesi kirpiklerimde dalgalandıkça
Denize zerre gayri meşru hıçkırıklarıma haylaz gözyaşım
Bir damla cümlede z/amansız boğuluyorum...
Gezgin türkülerin içrelerinde
Gün doğmuyor içime
Müptela cümlelerin çırağıyım
Işığı görmenin erinciyle
Ah damlıyor
Yıldızlar düşerken keman sesine...
aslında çoğu zaman bir çekingenlikle giriyorum sayfana
karamsar günlerimin bitmez dediğim anlarımdan çıkamadım daha
lacivert gecelerin esaretindeyim hala
ortak istemiyorum yanıma..
hüzün bir şiire bu kadar mı yakışır şairem.
şiirlerin hüzün koksun ama
yüreğin huzur dolsun.
sevgimle.
Şiir yayınladığını görünce Herşeyi bırakıp sayfana gönlümce iliştiriyorum gözlerimi. Biliyorum ki; Maden kuyusu, var ettiğin..
--ah damlıyor--
--yıldızların keman sesine düşmesi gibi--
çok şık kelimelere ev sahipliği eden kalemini
kutlarım abla..
güne böyle harika bir şiirle başlamak çok güzeldi.
tebrikler hazal bacım
sağlıkla kal
şiir doğru yerde... ben şiirden anlıyorum))) sevgiler körfezden
''yedi kapılı kırk oda''çok şey anlatır bana, yıldızlara;ama Kırk bir basamak da bir çok şeyi anlatacak gibi bakıyor gözlerime.Ben okuyorum o sayıklıyor yüreğime.Sessiz,serin bir deniz gibi.Dalıyorum sulara suretinden kaçmak için derinlere, derinlere...
yüreğine sağlık herd daim abla, mükellefti...