Kız kulesi yılanları/yılları/yalanları

Kız kulesindeki yılandım.
Gözündeki yalan!
Kesmişti saçlarını çoktan Rapunzel!
Aşk hikayelerini eskitmişti deniz;bir karayelde.
Islanmıştı göz yaşları... denizde
Cam kırıkları kanatmıyordu artık yalnız boğulanları..
Elmanın içindeki küçük kurt müjdeledi günü..
Üzümler kızıl kandı...
Aşktı...
Karakıştı en baharından...
En yazından bir sonbaharda yanıyordu tüm silüet hey/ece/canlar...
Prenslere söz düşmezdi...

Aşk !!!!!!!!!!!!
Kadınlara aitti!...
Aşk aşığındı....
İntiharlar,kaba saba!

Maşuk sadece seyirci.
Anlayamazdı.
Okuyamazdı.
Yüzemezdi denizlerde,
Kaptan!!
Kuş sürüleri yalnızca aşki söylerdi.
Hüz/n-ü / şarkılar -yüzlerinden damlar;yakardı kandilleri
Bir esrik sokakta bulunurdu; kendinden kaçmış bir yolcu.
Kendini kendinde kaybedenler kulübünde söylenirdi şarkılar...
Çıkarılırdı tüm günahlar ki;
Herkes bir Fransız şarabına banmış gibi hüznünü! Yüzünü yıkamış gibi şarabi....
Çırılçıplak!
Çıplak
Çıra gibi yanardı,zamanı geldiğinde....


Taburelerde otururdu babalar...
Babalar ölmezdi,
Çünkü şarkılar hep Yaşar!!!

Bu pervane ömrümde ışıkları kovaladım...
Öldüm
Öldüm, öldüm...
Görmedi kimse !!!!!!!!!!
Görüldüğümü bilmeden görülmüşüm,örülmüş yazgım.....
ara sokaklarında şehrin,ara ara....
(Arama!)
Peşimde her zamanki gibi yakın geçmişim
Takipte!
Kaçılmaz, sonlandırılamaz ikiz bir yolculuğun,
Tek kişilik kompartmanında...
Yalnız bir yolcuyum işte....


Penceremi kapatmayın,geceyi seyredeceğim....yıldızlarla birlikte....
16 mayıs 2010-sinop..........çocuklardık....