Kızlar Oyası
yaşamın kanat sesleri kesilince
dolup taşar içindeki söylence
bul kendini yeniden
simli gözlerinden öperken kum saatlerce
kızlar oyası al ile yeşil
bir coşar kalbin bin incinir
ballı budaklı kuşlar
uçsunlar şerbetli yuvasına
ölüm deyişim gelincik tarlası
alnında asılı kalsın elin bırak
eskiyor yüzünde aynalar bak
/umudum aslı gibidir
kızlar oyası kiraza yakın mor
gemilerin suda aksini görünce
kağıttan gemilerin
bilirsin içim sızlar, buraya kadar yol
eprimiş teninden dökülen ter ile
bir uzun kervan
düşten düşe ormanları yutar
çehresi külden şehir
devşirme bir süstür boynunda kızlar oyası
tırnağımı çeker zaman güneş bitince
sabahlar diyorum neden gelmiyor
toplanıp gitsin yusufçuklar
duvağına dünyanın ışığını tak
saç telinden örgüleri geçemez aşk
dip-bucak düğüm, kör
ya şah yazar mezar taşına ya da mat
kızlar ovası bildiğin çöl
Şubat 2019
.
çehresi küldür şehrin...sevgimle
Kaleminize sağlık Necla Kezban hanım