Köhne Konak
bunlar mı kaldı dersiniz ellerimizi titreten şu soğuk puslu geceden
aksi seda koyu bir yalnızlıkta isminizi söylesem, şöyle usulca direnmeden
epeyce öfkeli sanki, saldırgan bir tavırla sevmenizi uzaktan izlesem
kahvelerde sonu olmayan sessizlik
iş ilanlarına atılımlar hiçbir zanaat olmadan
adına yokluk dediğim
bilmem kaç fasıldır söyleyemediğim o eksik adımların lisanı
o kadar çaresiz, o kadar derbeder
bir dilim kuru ekmeğe talim yokluğunuz hiç eksilmeden
hani bir zamanlardı
yalnız mehtaba sokulurdu ay, karanlıklar aydınlanırdı
eski sinemalarda el ele tutuşmalar
şimşek hızıyla yeniden adlandırmalar tanıdık bir duyguyu
hangisi daha inandırıcı kaçar
o eski yazların vazgeçilmez yazgısından
hani o köhne konakta
hani elele kaçamaklar eflatun bağnazlığımızdan
denizde akşam, masada balık, çiğde keman...
geceye kırmızı kuşandım
kan tuttu ellerim bileklerime kadar silme intihar
geceye kırmızı kuşandım kan tuttu ellerim bileklerime kadar silme intihar ... tebrikler şair...
kan tuttu ellerim bileklerime kadar silme intihar
güzel yazıyorsun Mehmet şairim, tebrikler.👍