Kolay değil
Gitmek...
Kolay değil...
Gidilir elbet
Gönül kederim
Doymadan da gidilir bu hayata... Hele sana...
Sefil çaresiz
Dilsiz ve sessiz
İki adım ötemizde bir sağanaktır ölüm
Öyle geçici
Alıp götürür içimizdeki direnci
Çare bulunmaz çaresi yok
Dokunaklı
Sancılı bir hiç
Sonra acılı bir iç eder kaderimizi
İsteklerimizin dilenci ömrümüzde
Kör kütük kırıktır sevinçleri
Gerçi içimiz de yakut inci... Sevincimiz
Yaşamlarımızda
Ara sıra da olsa
Kamelya kokularını buramlatmıştır yazgı duvarlarımıza... Azda olsa
Her durumda can içim
İnci ve yakuttan gözlerin
Asılıdır kalbimin odacıklarında
İnce tülüne örtülmüştür içimin
Kristal yansıyan geçmişin
Ve bir çift bakışla sende dinlenen gözlerim
Asılı kalır fesleğen ömrü katmanlarında yine kalbinin
Kasılmalarına yayıldığımız küçük ayrıntılar aşk saklımızda
Kır lalesi rengin mavisine çalar göğümün
Kabir, şer ve esaret
Şehvet
Tadında zulüm
Ruhunla bedenini bütünler sevgilim
Bu kör olası geçtiğimiz dünyada
Artık kaderin de olmayacak
Kederim de kokmayacak bende buram, buram...
Geçmez
Eskiyi ararız ömür geçenimizdeki
Son durağımızda
Veda edenimiz kalır bizden sonraki
Sayfalarında yaşamın
Öyle gelip öyle geçici o da...