Korkarım
Hatalarım gökten düşen taş gibi,
Ne tarafa kaçacağımı inanki bilmiyorum.
Uzansa gökyüzüne ellerim,
Durduracağım el yine kendi elimdir diye korkarım.
Yürüyorum durmadan hayalet gibi,
Binbir yüzden geçiyorum.
Bir damla arınmak için,
Ne de çabuk yoruluyorum.
Kör bir kandil gibiyim,
Dudaklarımda nice barut tadı,
Gel görki yinede
Yanmak için bir kıvılcıma muhtacım...
İlk dörtlükte, hatalarını yeryüzüne düşen taşa benzetmişsin ve kaçacak yer aramışsın. Bildiğim kadarıyla yeryüzüne meteor düşer oda pek sık olmaz. Anlattığın yağmursa ki sanırım öyle, yağmuru çağrıştıracak hiç bir anlam göremiyorum.
Güzel bir anlatım olabilirdi ama yinede idare eder.
Genelde yayınlamazlar eleştirilerimi, üyelik onayımı sırf bu yüzden veremiyorlar.