Köyümde Bahar

bu şehrin kirli havasını solumaktan bıktım
gidiyorum göl evine
güneşin doğuşunu ve batışını izleyip
doyacağım seyrine


önce her zamanki gibi
çakal çeşmeden toprak testilere su doldurarak
işe başladım
bahçedeki
önce kuru otları,temizledim
çalı süpürgesiyle
sonra
bir ayağı çürük tahta masayla
boyasız tahta sandalyeyi
koydum bahçeye

çalı çırpı toplayıp
yaktım ateşi
üzerinde
kaynatıp kazanı
attım içine tüm kirlileri
suyunu çıkardım sıkarak
ve kuruttum hepsini
mandalla ipe asarak


sonra bir sedir yaptım,meyva kasalarından
üzerine serdim,pazeni
uzandım üstüne
o kadar mutluydum ki
artık görmeycektim ezileni,ezeni
iki zeytin ağacı arası
salıncak kurdum
salıncakta
çok güzel hayaller kurdum
mavi asumanı
biraz renklere boyadım
çocukken hiç uçurtmam olmamıştı
ve bu halimi kimse sormamıştı
işte
işte ilk kez
bu oyunu gözlerimle oynadım

babamı uyandırdım topraktan
eline tüm malzemeleri doldurdum
ipin kumandası onda olsun
beni korusun

çocukken annemle giderdik
her kasım,zeytin zamanı köye
eşeğin semerine ben
küfelere zeytin
kapı kapı zengin tüccara pazarlardım zeytini
ve o zaman daha iyi anlamıştım,hayatın külfetini

ellerim donardı,topraktan dip toplarken
kırk ayak merdivenle,tırmanırken ağaca
arkamdaki sepete zeytini atacağım diye
hep gülerdim,merdivenden düşerken

yine aylardan kasım
marmarada zeytin zamanı
lakin içimde öldü hevesim
kaybettiğim için anamı

güneş yakarak donduruyor tenimi
birazdan batacak
ve gece karanlığında
guguk kuşları beni kızdıracak
artık yakmalıyım içerde kuzuneyi
biraz köy lokumu
biraz köy zeytini
bir de bakkal ali amcadan
kutudan kese kağıdına,bisküvi
bana yetişir
sazaklardan,kuzuların çıngırakları bile sanki
yeniden meleşir

haydi bugün bayramdır
salıncaklar kurulsun
maniler söylensin
alkışlarla tempo tutulsun
el ele horonlar çekilip
ayaklar cemreli toprağa vurulsun

dağıtın dostlar
bayram lokumunu,cevizli baklavaları,köpük helvasını
ağzımız tatlansın
köydeki çocukluğum
bugün yeniden canlansın
köyümde şenlik
yüreğimde ferahlık
bur da olmaz benlik senlik
her karanlık,aydınlık

erken yatıp fecr vakti uyanacağım
güneşten tüm kısmetleri
ılıca üzerinden
kırmızı gelincikleri
heybeme dolduracağım
ve aile mezarlığına uğrayıp
gelin çiçekleriyle,onları selamlayacağım


ne çok eksik varmış meğer
taşları yerine zamanında koyabilseydim eğer
şimdi bir tarafım eksik kalmazdı
erken kaybettiğim değerlerim için
göğsüm feryat edip böylesi yırtılmazdı

02 Mayıs 2011 344 şiiri var.
Beğenenler (8)
Yorumlar (4)
  • 14 yıl önce

    Nerede bir köy şiiri okusam, o muhteşem çocukluk günleri gelir aklıma. Hayatımda en büyük izleri, unutulmaz anıları bırakan benim köyüm SARILI... şimdi köyümden çok uzaktayım. bu şiiriniz duygu yüklü... eski günlere döndüm. bu güzel şiirin için kutluyorum. emeğine, yürğine ve kalemine sağlık. saygılarımı sunuyorum. nice şiirli günlere...

  • 14 yıl önce

    bu şehrin kirli havasını solumaktan bıktım gidiyorum göl evine güneşin doğuşunu ve batışını izleyip doyacağım seyrine

    hepimizin hayali haline geldi bu çok güzeldi tebrik ediyorum

  • 14 yıl önce

    Ne güzel bir köy ve köy yaşamı portresi çizmişsiniz Sevtap hanım. Kutlarım bu güzel dizelerinizi...👍😙👍

  • 14 yıl önce

    kaybedilen değerlerin bulunması dileği ile..kutlu/yorum..😙😙