Küflü Kentin Zaman Kırgını

ey vişne çürüğü düşlerle
ince ince örülen kent
bırak büyüsün
içimizin kan oturmuş ağaçları

bağlansın, eprimiş
kareli, kanat kanat çaputlar
bin yıllık dileklerle
tutuşsun
ağacın, göğü hiçlendiren dalları

babil anlatsın
tüm dillerde anlatsın
loş, kısık sesli
aynasız
yaprak yaprak sokakları

(yansımadığım yağmur birikintileri
kaldırımlarda, yol kenarlarında)

nasıl kent bu
bir kapıya
üç kişi bakıyor

biri açıyor
biri kapıyor
öteki ölümüne susuyor

nasıl bir kent ki
ıssızlığımın gramofonları bağırıyor

ey seviştiğinde dişleri dökülen
imla özgürlüğü kırmızı kent
bırak yürüsün
içimizin şiddetli nehirleri

söyle duruyor mu
rüzgarın yardığı tahta göğsünde
rüya mavisini arayan köprülerin

söyle yoksa kayıp mı oldu
apaçık kıraathanelerin
gözleri aşk hizasında evlerin

peki ya dokunulabilir mi insanların
masal tutulmasına uğramış
beyefendilerin
dudağına şiir değmemiş
hanımefendilerin

(üflesem sönecek ateş böcekleri
kent kuytusunda, yakınlarda)

nasıl ama nasıl
kadınların avuçlarındaki akı sevmeye
ayışığı beklenir

ve aynı ayışığı
kayıp çocukluk kentinin habercisidir

ey başıbozuk, çalakalem kent
bakma sen huysuzluğuma
söylediklerim
yaşamadığı di'li geçmiş zamanlardan mesut
durmadan o anları anan bir yor ekinin
güzel kuruntusu ne de olsa

25 Ağustos 2013 658 şiiri var.
Beğenenler (7)
Yorumlar (5)
  • 11 yıl önce

    Şiire ortak olan, zaman ayıran herkese teşekkürlerimle...

  • 11 yıl önce

    her zamank gibi guzeldi inci olmayi hep hak ediyor sairimiz

  • 11 yıl önce

    çok güzel çok...👍 tebrikler.

  • 11 yıl önce

    şiirdi üstad....eyvallah👍😙

  • epeydir tanirim kendisini (şairi)
    bu şiirini yeni
    orhan veli'sidir sitenin
    garip beyefendi

    )

    kutsadım şiirini şairi televizyondan gözünü ayirmayabilir