Kuğunun Kusuru
kızlar,
gök çarşıda kırıtarak gezen masum yıldızlar;
size kaç şarkı bestelendi kim bilir kimin tamburunda
kim bilir kimin kemanında inlediniz
hangi şarkıların nakaratında dinlendiniz kim bilir;
dirilir ölü geceler sabahınızda
ben de bilirim ki
kimine kambur olursunuz
kimine taç...
açtıkça göğüslerinizi semada
açların kalbini doyurursunuz
ve -öl- diye buyurursunuz kölenize;
yeter ki dilinize geçsin acıtan bir kırbaç
sadaka verircesine bakarsınız aşka muhtaç olanlara.
eteklerinizi savururken
ve saçlarınızı dalgalı bir şal gibi atarken omuzlarınıza
ince bileğinizdeki halhalda yazar prangalı bir isim;
kim bilir nerede
ve nasıl
yürekleri kavururken siz
her gece mezara girer gibi yatağına girer yalnızlar!
ve bir kuğu gezer ıssız sularda
gölün gönlünde süzülür
söğüt gölgesinde uyur;
sanılmasın ki her zaman dik gezer başı
kuğunun kusuru boynunun inceliğidir
bu yüzden
çabuk bükülür boynu boyundan büyük aşka!
şiir gerçekten harika yazılmış ama her gece mezara girer gibi yatağına girer yalnızlar sözü bir bişka güzel tebrikler
Elbette günümün şiiri, her yerden takibindeyim Usta.Muhabbetle
Hep bir ince düşünüş , ince bir dokunuş var Ömer Nazmi şiirlerinde . Yine nadide bir örnekti . Tebrikler ve saygılarımla .
Fikrin dansı gibi dizeler ve her satırda çarpıcı bir vurgulama, düşündürüyor insanı tekrar okumaya dönüyorsunuz satırları ki; çok beğendiğim birşey bu..Teşekkür ederim şiir adına.. Saygılarımla..