Kuklaya Sitem
Ve kabusların gecemi yine zapt ettiği
O ıssız bucaksız köşelerden birindeyim...
Yüreğimde ağır bir sancı
Ve gözlerimde binlerce ayna parçacıkları...
Hani bir his vardır bilirsin
Şu gülmekle ağlamak arasında kalan...
Görmekle unutmak arasında can çekişen...
O hazin hislerden biri sarmış beni
Öyle sessiz öyle yavaş
Sarıp sarmalamıştı yüreğimin her köşesini
Ve ben öylece durmaktayım...
Sevgiliye söyleyecek onca söz ile
Sessiz sedasız durmaktayım yabani şehirde...
Meğer sen 'sen' değilmişsin sevgilim...
O eski naif gülümsemelerin yok gibi...
Yüreğin buz tutmuş...
Bülbülün kalp ağrısına aldırmadan
Yaşayıp gitmektesin öylece...
Sen bir kukla gibisin sevgilim...
Kendi kendini oynatan bir kukla gibi
Yalanlar, sahtelikler ve ihanetler ile süslenmiş
Bir kukladan ibaret gibisin...
Aynaya bak
O kirli ve yaşlı aynaya bak bi
Gözlerin...
Gözlerindeki asi sessizliğe odaklan
İşte ben hep orda kaybolurdum...
Çıkmak istemezdim...
Öylece yaşayıp gitmek isterdim eskiden
Oysa şimdi...
Oysa şimdi o asi sessizliğin bile yok olmuş
Kirli sesler ve yanlış hisler sarmış seni...
Unutmak zor biliyorum sevgilim...
Tıpkı sevmek ve sevilmek arasındaki
O ince çizgiyi fark etmek kadar zor...
Yoruldum...
Kendimi, seni ve onları düşünmekten
Yüreğimin sancısından...
Geceden ve gündüzden dahi
Yoruldum sevgilim...
Uyumak istiyorum sessiz sokakların birinde
Ne senin yalanların
Ne de senin ihanetlerin olmadan...
Öylece dalmak istiyorum karanlığa
Ve soğumak istemiyorum /sevmekten/
Sevmek ve sevilmek arasındaki o ince çizgiyi
Unutmak istemiyorum...
Sadece uyumak istiyorum sevgilim
Öyle sessiz öyle huzurlu...