Kumsalımda Sessiz Sensizliğim
Kumsalı soluyordum marifetiyle rüzgârın.
Sessiz ve usulca...
Ve bulutlar saklamaya çalışsa da güneşi,
Güneş bugün söz dinlemez bir çocuktu.
Deliyordu bulutların koyduğu tüm yasakları.
Rüzgâr...
Kum tanelerine karıştırıyordu da ruhunu,
Uçuşturuyordu yüreğimin ve zihnimin ekseninde.
Ve ben seni de soluyordum nefes nefes.
Usulca ve sessiz...
Sessizlik nasıl bastırabilirdi içimdeki sızıdan gürültüyü?
Bastırıyordu işte içimdeki tüm çığlıkları.
Ama kısa sürdü sessizliği içimin.
Acılara verilen mola kısa sürdü.
Eski yalnızlığım ve sensizliğim çekildi üstüme.
Eylül kumsalının kumlarına gömüldü yüreğim.
Ve sen...
Süzüldün son defa tekinsiz kayalıklardan.
Soğuk ve ince kumlu dalgalarına bıraktın bedenini
Beni zerre kadar sevememiş hırçın denizin.