Kutsal Yolculuk Sonrası
İlk on yedi yaşında,
Attım kendimi yollara.
En heycan verici günleri
Yaşadım istanbulun sihrinde.
Param yoktu,düşüm dışında
Ben yinede memnundum,
Hafif bir gülümsemeyle
Baktığımda denizin güzelliğine.
Beni sımsıkı saran umuttu,
Yerine getirilmesi gereken ibadetti,
Yürü,dedi,en ileriye,
Gördüğün ilk aydınlığa doğru!
Orada yeni bir dünya var,
Ayak bastığında toprağına,
Seni mutlu edecek her şey orada,
Ölümsüz ve acısız bir ülke.
Günlerce,aylarca
Durmaksızın yürüdüm,
Mutlak görecektim o ışığı,
Aradığımda oydu zaten.
Önüme dikildi uçurumlar,
Daha ileriye gidemezdim,
Cambazlaşmak istedim
Atlayarak iple,olmadı.
Beni bekleyen yer karşımdaydı,
Ormanlıklardan korkmadan geçtim,
Yaşayan kuşları gördügümde
Mutlu ve sevinçliydim.
Artık hic bir engel kalmamıştı
-ki deniz dikildi koca gövdesiyle,
Adım atsam boğulacağım,
Üstelik çok az yolum varken.
Anladım ki ulaşamayacaktım,
Tepemde mavi gökyüzü
Karşımda kardeşi deniz,
Geri dönmek istedim olmadı.
Yirmi dört yıllık bekarlığım,
Kaza kurşunuyla
Vuruldu ormanda
Sıska bir kadına,
İşte orada anladım
Umut fazlada uzağımda degilmiş...