Leke
Yaşamak
Ağır bir yüktü insan omuzlarımızda
Ve o ölenler
Paylaştırıp yükünü geride kalanlara
Anadan doğma
Yeni şeffaf ışıltılı
Devasa kanatlarına sığınıp
Pür neşe uçup gittiler huzura
Göğüslerinde elleri
Kilitlenmiş
Omuzları küçük
Ve büyük
Çok büyük dertleriyle
Öyküsüz geçmişler bıraktılar
Göğe doğru bakanların alnına
Türkülerden düşmez çare
Seviniyor muyduk şu an ölmeyişimize
Üzülüyor muyduk
Yarını nasıl da bilmiyorduk
Kime yanılıyorduk
Bir ışıktan diğer ışığa
Kirpik salınımı zaman sıçramalarından geçerken
Algısız kalış sızısı ile kıvranıyorduk
Anlıyorsunuz
Ya da anlamıyorsunuz
Hiç uzak olmadık yakınlara
Uzaktı oysa köpekler ve gece
Kulağımızın dibi hırıltılar
Haykırışlar
Tükürük
Öfke
Ve bekleyişler
Anlamıyorsun
Hiç yakın olmadık uzaklara
Kelimeleri devirip vururken cümlelerin orta yerinden
Fütursuz
Arsız
Gözleriniz can havli bakışlara doluyordu
Savrulmuştunuz
Savurmuştunuz
Hala
Hala
Savruluyorduk
Kanat seslerini düşürmediler geriye
Hayali bırakmadılar size o gidenler
Düşünün varsa cesaretiniz
Niye
Küçük düşmeye dair korkular
Korkularımız
Ürüyor çoğalıyor
Büyüyordu
Büyüyorduk
Korkularımızdan
Nasıl yanılıyor
Oysa
Oysalara parçalanıyorduk
Ümidi vurup
Ümitle dileniyorduk
Niye
Neden
Aman
Aman
Aman
Anlamayışımızdan
Anlayışlığımızdan aman
Leke
Leke düşmüş suyun yüzüne
Soğuk
Belki serindi ocak bozgunu gece
Suyun yüzü geceden derin leke
Ve yarılanmadan
Nasılda yaralanmadan
Atını sürüyor dört nala keder
Suyun yüzü lekeydi geceden de gece
Merhamet değmiyor göze
Mümkünsüz
Yuvasını şaşırmış çoktan kuşlar
Leke değdi suyun yüzünden yüreğe
Düş kırgını tutulmalardan yarın söylemlerine
Yatın şimdi düşlere
Çekin kapıyı aklınızın ince gülüne
Geç kalındı yine
Yine geç kalındı
Leke düştü göğün özüne