Lôkmân Kiyâma Durmuş

Gönüle makâm sordum hüzzâmı benimsedi,
Hüzün aşinâsıymış ağyâr tad istemedi.
Ol nigâr seni sordu deyince gülümsedi,
Nakşetmiş sinesine başka ad istemedi.


İsyankâr oldu bana nasihât dinlemiyor,
Aşık-ı pervanenin makâmını istiyor.
Nâr-ı Beyzâ'da mücrim, ah edip inlemiyor,
Mecnun'un çöllerdeki makâmını istiyor.


Gönül zülf-ü yârini sim-ü zere değişmez,
Mihenk taşı olup da ayârını kesbeder.
Bülbülün eyyâmını ah-ü zâra değişmez,
Güllerin yaprağına siyerini resmeder.


Sırça saray olup da meyyâlse ser-encâma,
Târ-ü mârı aşikâr vefâsız yâr elinde.
Gözyaşıyla mücehhez bâdeler sunsa câm'a,
Ab-ı hayattır ona zehir olsa dilinde.


Esmesin bâd-i sabâ minrican olur bağa,
Takât yetmez sonunda güllerin gözyaşına.
Akşamın gurubunda hasret çökerken dağa,
Zümrüd-ü anka gibi kalacak tek başına.


Dediler ki uzakta Atlantisin yanında,
Belkıs'ın ülkesinde aşka çare bulunmuş.
Derde dermân diyerek vâsıl oldum anında,
Bir ahu gözlü için Lôkmân kıyâma durmuş.

11 Eylül 2009 201 şiiri var.
Yorumlar (2)
  • 15 yıl önce

    süleyman abi kutlarım seni çok hoş bir şiirin daha bizi bizden alıp götürdü..

  • 15 yıl önce

    pek güzel olmuş.