Lütfen Çocuklar Görmesin Bu Aciz Bedenimi
Bugün ağız dolusu bir günaydın ile uyandırdım kendimi.
Kendi kendime günaydın diyerek, başladım yine bir güne;
Sabah sabah bir sigara yakıp derin derin bir nefes çektim
Ve ardından çok uzaklara daldım. Daldığım o uzaklarda boğuldum,
Boğuldum ve yeni bir sabaha günaydın diyecek cesareti, bulamadım kendimde...
Anladım gündüzler yaramıyor bana.
Gecelerdi bütün çirkinlikleri gizleyen.
Nasıl güneşin doğuşu sizler için umudun simgesi ise,
gecelerde benim için kurtuluşun simgesi..
Bak işte gör isyan etti artık gözlerim,
akıttığım göz yaşlarıyla tuzlu okyanuslar kurdum,
gemiler yaptırıp, umutlarımı yüklettim..
Yüklediğim umutları hiç varamayacakları diyarlara gönderdim..
Ve bir ses böldü sabahı, derinden ve bir okadar acı.
senin sesindi bu, yahut ölümün,
senin sesin sandım ölümün sesini,
irkildim ve toparlayıp kendimi, yaslandığım dağlardan, bulutlara uzandım...
Uzandığım bulutlara salıncaklar kurdurdum,
kurduğum salıncaklarda, sallandırdım kendimi
Astım..!
Astım ve bir daha uyan(a)madım..
"Lütfen çocuklar görmesin bu aciz bedenimi."