Mağlup
yaram iyileşse de
yaralanmış olmam iyileşmeyecek
zamanımın buruşuk bedeninde
oysa ben onu
dingin bir gelecekten aldım
gelişi güzel harcamak varken
tuttum sana ayırdım
bazı gerçeklerin yalan olduğuna
gerçek olsalar bile yalanmış gibi olduğuna
kendimi inandırabilsem, kandırabilsem bilincimi
hafifleyecek sandım
böğrümde taşıdığım o suratsız sancım
olmadı, ah olmadı kelebeğim
kanadım, bahara olan o saf inancım
yitirmenin zaruri kaderinin külünde
usul usul sönen bir kıvılcım
gibi soğudu sesim,
şimdi nasıl söylerim sana
ağıdını
ölü kalmış hayallerimin
oysa mümkündür
suyun suyla ıslanması gibi
ana karaların sarsılmadan oturması yerine
tedavülden kalkmışsa o gidişler
yani artık kimse kimseyi
bölmemişse henüz en mühim yerinden
mümkündür
ellerini koyduğun yerin
bir yeni yerleşke olması,
tüm mağlup düşmüşlere
getir ve uzat o heybetli atları
sırtlasın diye kavuşmaları
bak dağlara yeşillikler giydireni
öpüyor dualarıyla bir çocuk
rüzgarların şeffaf yüzüne dokunan
son parmaklarımız bunlar
yokluğun soğuk
bekliyoruz
mağlup.