Mahşer
belki bitecek diyorlar birgün, doğru mu bu?
sonu mu gelecek herşeyin o gün?
nasıl olacak işler o zaman,
yüreğin defteri mi dürülecek?
nasıl olabilir ki bu?
biter mi hiç başlayan birşey?
bitecekse neden başlıyor herşey?
galiba kaçıyor bazan ipin ucu,
insan, aklını peynir ekmekle yiyor.
oysa yürek, bir başka atıyor,
içine dolan her neyse, dışına taşıyor
yarışıyor sanki zamana karşı,
ömür tüketiyor da, bana mısın demiyor
asla bitmiyor çilesi, ruhuna işliyor
goncası çürüse, tohuma kaçıyor
yıkılsa dünyası, korkusu yok
çünkü cenneti biliyor.
dünyaya bir kere geldim ya ben,
ne çok sevinmişim o zaman;
ne kolaymış yaşamak,
gün be gün çalgı - çengideyim,
almışım elime de cümbüşü,
aşk meşk olmuş benim işim.
bir de gidişi varmış bunun, duydum
düşmemişim ki derdine hiç,
nasıl olsa bitecekmişim ya,
içim rahat, boşta gönül
bilmişim hep, hazırmış yerim,
eller üstünde yolcuyum o gün,
dağları taşlara bölmüş yere nazır,
ölmüş adamlar kentindeyim.
heyhat! olmuyormuş bak; işte gördüm
kaçamıyor insan kaderinden,
nasıl kurtulacak bundan, bilmiyor
yüreğimin nabzı hâlâ atıyor,
oysa, kanı çekilmiş sevdamın,
kabre koyacak saatini bekliyor,
gün sayıyor derinden,
kirman da habire dönüyor,
dermanı vermiyor devran.
niye bu kadar geç kaldım ben?
ömür törpüsünü nerede yedim?
yüreğim kör, sakata düştüm,
bilmiyor insan dâra düşmeyince,
ne zaman ki daldım sevda belâsına,
yani, bir kere düşmeye gör;
asla sonu gelmiyor.
galiba böyle oluyor ahir zaman;
baksana yüreğe, dinlemiyor
bana inat, atıyor durmadan,
sevdam kevgire dönüyor, yazık!
kıyak geçiyor da sanki yaradan,
dünyaya kazık çakıyor.
01.01.2009 - 03:00
-------------------------------------------
arka plan:
şu baharları kim kaldıracak yürürlükten,
eğer bilmiyorsa yürek, sevmesinin ehlinden.
Saygılarımla..