Mandolinimin Telleri Ve Zaman
Alın götürün beni burdan
Burda hiç geçmiyor zaman
Hani ... güneş bir başka doğardı
O çok eskilerde
Rüzgâr ılık ılık okşardı saçlarımı
Akşam Annem , tek tek odun atarken sobaya
Ellerim donmuş olurdu çoğunlukla
Hani , bütün gün kartopu oynamaktan
Yorgun , uyuyakalırdım ilk tebessümünde onun
O daha kızmaya bile vakit bulamadan
Eve çağırılmalarım işkenceydi
Bahçede uyuyasım gelirdi sanki
Ah!... Ne kaldı geriye avuçlarımdan
O özgür .... geçmiş zamanlardan
Hadi alın götürün beni burdan
Bir daha ağlamayacağım ... söz
Yağmurlu bir havada .....
Gizlice en yeni ayakkabımı da giymeyeceğim ...
Ahmet abilerin camına taş da atmam
Mandolinimin telini de ....
İkide bir kopartmam ... tamam
Eve de erken dönerim hem .... oyundan
Daha hava kararmadan
Vallahi de .... Billâhi de
Eldivenlerimi ve beremi de takacağım
Kimseyle kavga da etmem ... hiç
Üstelik .... yemek bırakmak yok tabağımda
Evde misiniz ?... Annem'ler size gelecek demek için
Uçar gibi giderim ... Bedriye Hanım teyzeye ...
Valla .... hiç nazlanmadan
Tamam dedim işte ....
Her şey için tamam ...
Ama ... siz de alın götürün artık
Beni burdan ....
Ben ağlamaya başlamadan ...
Çünkü burda hep ....
Ağlıyor zaman ....
Hiç durmadan ... hiç durmadan !.....
Çünkü burda hep .... Ağlıyor zaman .... Hiç durmadan ... hiç durmadan !.....
çok samimi bir şiirdi tebrik ederim nilgün abla zevkle okudum👍😙
Gerçektende anlatısı çok güçlü şiirleriniz kutlarım nilgün hanım
Ah zaman ne acımasiz bir kavram demesin geldi..😙👍👍👍
Ama ... siz de alın götürün artık Beni burdan .... Ben ağlamaya başlamadan ...
👍ağlamaya başlamadan....😭
yüreğinize şiirler yağmaya devam etsin...👍👍👍
Evet cok duygulu bir siir.. Tebrikler canim ablam.. 👍👍👍