Marqueze X Mektup
I
hesabıma yazılan bunca reçeteden sonra
hayatın bana garezi olduğunu düşünüyorum
kırılgan ve hassas birisi olmadım hiçbir zaman
kendi ellerimi kendim tuttum marquez
kendim gibi davranamıyorum insanlara
beni buna zorluyor her davranışları
-mış gibi yapmakta, çünkü tüm ego kumkumaları
ben kendim olduğumda herkes uzaklaşıyor benden
ben de kimsem artık işte, bunlar birer freudyen zırvadan ibaret
elimi uzatıyorum ona marquez
şöyle bir tutuyor, sanıyorsun ki gökyüzü delinecek
sonra öyle bir yerde bırakıyor ki
yere çakılırken ayrı, çakılınca ayrı, çakıldıktan sonra ayrı eziliyorum
eziliyorum marquez, kendimi bulamıyorum magmanın ortasında
II
o uzaktan gördükleri karizmatik, suskun insan değilim
kapıları kapalı, gülmeyen, sevgi nedir bilmeyen hani
yok değilim, kimse değil zaten
bunların hepsi olmayan idealler
biz de bu ideallerin peşinden koşuyoruz marquez
her seferinde o çukurun orada olduğunu bile bile
salak bir romantizmle, kollarımızı sonuna kadar açıyoruz
olmuyor öyle işte, gerçek çukuru yutuyor mutluluğu
şimdi de saçma sapan konuşmalar, bu biz değiliz
III
içten gülmeyi unuttum marquez
unutturdu o, sahte bir matriksin içinden
iki farklı ruh gibi konuşuyoruz
sıkılma evresinden, umutsuzluğa doğru küçük bir gemi
yara yara geliyor derimin yüzeyini
kollarım güvertesinde henüz tekdüzeliğin
sen mutlu ol yeter gibi
arabesk saçmalıklara da inanmıyorum marquez
biz mutlu olmalıyız, en azından bu ikimize de yeter
IV
birer çocuk gibiyiz marquez
bak şöyle;
sen, yıllarca bana bir oyuncak verilsin diye bekle
ama verildiği ilk anda al onu acımasızca,
hiç bitip, yorulmayacakmışçasına kullan
sonra da neden oyuncağım yok diye otur ağla
demezler mi sana, oyuncak aşk değil diye...
ironiler marquez, anlaşılmaya mahkumlar
V
onunla bir satranç oyunundayız marquez
bu oyunun galibi ya da mağlubu olmayacak
oyun sürdükçe sürecek, atlar, filler falan
piyonlar baştan tükendi bile
karşılıklı kilitlenmiş ikisi hariç
ne yiyebiliyorlar birbirlerini
ne de bir adım ileri gidebiliyorlar
öyle bir arafta birbirlerine roller yapıyorlar
VI
bu aralar şizofren gibiyim marquez
hayatın anlamını ve ölümü düşünüyorum
ilk defa bu kadar antifilozofça yapıyorum bunu
korkmaya başladım zihnimin yalnızlığından
insanlara ihtiyacım var marquez
konuşabilecek mutlu insanlara
ve bir de
30 yaş üstü her erkeğin yaptığı gibi
aşka inanmayı bırakmam gerekiyor galiba
oyuncağına aşık çocuk bundan müstesna
VII
gerçekçi insanların şu anı yaşarken
geleceği düşünerek hareket etmesine imreniyorum
dışardan beni görenler içinden gülüyor bana
ve söylemiyorlar olacakları
kısa süreliğine verilenlerin, misliyle geri alınacağını
bütün mutlulukların, şok ve acı ile ödetileceğini
tüm kötü ihtimalleri silen bu aptal zihni
zamanı gelince duraklatmak istiyorum marquez
çünkü iyilik dünyayı kurtarmayacak
iyimserler salak bir umutla polyanacılık oynarken
kötümserler en kötü ihtimal için
tüm iyimserleri rüyalarıyla baş başa bırakıp, yola devam edecekler
artık biliyorum, dünyayı kötümserler kurtaracak
VIII
konu konuyu açıyor marquez
içimizdekileri dökmenin tek yolu yazmak galiba
ama kimse okumuyorsa ne olacak iyimserlerin hali
sana kötümser bir kalp dilerim marco
bir baba gibi sevgisini saklayan
insanlarla karşılaşmanı dilerim
çünkü ancak böyle olursa
aşk sevgiye dönüşüp bir ömre yayılacak
çünkü
aşk harlı bir alevken
sevgi ince bir su sızıntısı
ve
herkes
önünde sonunda
ateşin suya yenileceğini bilir
iyimserler hariç değil.
...
IX
mektuba son not:
yanmasın kalpler marquez
ha bu arada
ormanlar da yanmasın
zamanında kötümserleri dinlemeyen
bir iyimserden notlar...
X
...
Üç noktaya bir postacı güvercin çizesim geldi. İnsanlığın penceresine konar elbet. Kutlarım kaleminizi.