Matem Güncesi
O mahallenin küflü varoşlarında
Toprak bacalı eski bir konak...
Eşiğinde kırlaşmış saçlarıyla,
Kirli sakallı bir militan durur!
Ve... Sırtında eylüllerden bir parka
Sen, gökyüzünden bile mavisin...
Gülefşan'a selam söyle
Beklesin!
Ahh anne!
Sen hep ağlarsın bilirim, şimal rüzgârlarında...
Yeter ki, içli bir çocuk düşmesin düşüne!
Her yatsı vakti zevale girer erinmeden,
Pul pul ayazlarda bir kuş düşünür...
Kendine küs aynalarda bir tutam ahenk
Kızılırmak kadar derindir yarası
Bir başka biçimde, sanki bir başka renk
Ya sen hangisi!
Ahh Anne!
Ay şavkının güne döndüğü vakitlerde
Buğulu camlarda bir sessiz gölgesin...
Her haziranda daha da büyür hüzünlerimiz,
Gül yüzlü üveyiklerden bihaber,
Hep güz vakti kanar parmakların,
Çisil çisil yağmurlarla beraber...
Düşsün ayakucuna eskimiş günlerim,
Ya sen hangi güne!
Ahh anne!
Çisil çisil her yağmur yağar üstüme gözbebeklerinden
Ahh Anneciğim, Ah Yorgun Anne...
On yedisinde bir delikanlı vardı hani!
Temiz kıyafeti, aydınlık bir yüzü
O lisenin lise caddesinde yürürdü.
Başı hep öne eğik ve suskun,
Dupduru gözyaşları avucunda
Seslenir o sokağın bir ucunda
Ya sen!
Ahh. Anne!
Beni hala!
O Issız sokağın yağmurları tanır
Salaş bir sabahçı kahvesinde,
Yürek burkan bir yalnızlık büyür ellerimde
Kırık bir masada bir ıssız adam
Yalnızlığından yalnızlık utanır...
Sabaha ne kalmış, kimin umurunda
Ya seni kim tanır
Ahh. Anne...
içimi titretti.yürek burkan bir sesi vardı şiirin.her zamanki sesi gibi.içli,içinden konuşur gibi.
tebrikler.
sevgiler.
Sema Hanıma katılıyorum ben de. Anne, yalnızlık, kızılırmak, Sivas ve onyedi yaşın ruhunda kopan fırtınaları... sık, sık düşüyor dizelere.Çok ta güzel işleniyor. Bu şiirde çok güzel, her zaman olduğu gibi... Kutlarım Ahmet Bey... Saygılarımla...
Anne sözü en çok Ahmet Caniklioğlu'na yakışır şiirde. Bir de yalnızlık...
Hüzünlü bir çığlıktı.
Tebriklerim çok...