Mayıs Senfonisi

Bahçe ve ilkbahar, erik ağacının altında
sandalyede oturan karanlık bir silüet
sandalye kahvaltı masasından çalınmış
havada çay kokusu ve sıgara dumanı

sabah saat 3'kadar içecekler almış
iki kadeh boğazını nemlendirmek için
aylardan mayıs birkaç bülbül ötüyor
sanki bu arzu edilen bir şeymiş gibi


bülbülün cennetten yankılan sesi dinince
adam şikayetlerini ve küfürleri fısıldıyor
gri gölgeler ayağa kalkıyor ve yaklaşıyor
her yer ürpertici yeşile,maviye boyanmış

gölgesi kımıldamadan sessizce duruyor
menekşe ve taze çimen kokuları arasında
masanın üstündeki şarap kadehini izliyor
ve mırıldanıyor şu bülbül bahar boyunca

herkese şarkı söylesin

evet, evet söylesin ama herkes için değil
maria zaten oracıkta uyuyor derin,derin
sessiz uyurken kaç fırtına kaç kar gördü
hiç saymamıştı kaç aydınlık kaç mehtap

üzerine düşmüştü

ve adam uyumaya giden evdeki tek kişi
sarhoş ve dumana sıkıştırılmış nefes ile
bahçeyi ağır adımlarla bir şiir gibi terk etti
tükenmiş halde hiç bir şey hissetmeden

artık hiç bir şeyi duymuyordu

karanlık çökene kadar uyuyacaktır
ayarı yok ki, yatağa varır varmaz
sızmış neredeyse ölü gibi yatıyordu
gece çöküyor bülbül de derin uykuda

ve sabahın ilk filizlenmesinde

bahçede henüz müzik yok bülbül yok
adam ayağa kalkar yavaşça hazırlanır
ve ağır adımlarla dışarı çıktığında görür
güneş çoktan sandalyesine çökmüş

adam uyanık mı, yoksa hala uyuyor mu?
bülbül dinlenmeli, ilkbahar dinlenmeli...









Suskun//

16 Nisan 2018 413 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar