Mazideki Zaman
Zaman çabucak geçiyormuş be!
Dün beşikte yatan bebek iken
Şimdilerde bebeği beşiklerde sallayan
Geçmişte ki bebek ben...
Dün mahallede tanımadığım onlarca çocukla koşan ben
Şimdi kapanmışım bir odaya düşünürüm durmadan
Bilmeden düşüp ağlayan ben
Birden melek gibi ortaya çıkıp bana sarılan annem
Zamanla büyüyen bedenim aklım ve ben
Öğrendi yaşlandığını
Öğrendi aynada ki adama benzemediğini...
Kırışmış yüzlerin her çizgisinde ki geçmişi
Anıları hatıraları dostları sevdiklerini
Öğrendi sevdiğini kaybetmeyi...
Bir oyuncakla, bir şekerle ağlarken gülen ben
Avunan da bendi,
Üstünü durmadan batıranda bendi
Ama şimdi kimim ben?
Evde aslan parçası bir kardeş
Bitmeyen kavgalar yıllarca süren itişmeler
Lakin ayrılınca yokluğunun farkına varılırmış diyen diller
Ve sonrası o hazin yalnızlık...
Ve niceleri...
Küçükken gelip bizi seven eller
Zamana yenik düşmüşler
Dün başımızı okşayan o eller
Şimdi mazideki parlayan birer heykel