Meçhul Asker
( o meşûm harb-i umumi günlerin de )
Elinde mavzeri virane yoldan
Gidiyor bir asker fizana doğru
Bir çift göz bakınır onun ardından
Sordu ; hey nereye ? ne yana doğru ?
Belki sevdiğiydi yada nişanlı
Alevli gözleri kor gibi kanlı
Senden daha güzel çok ulvî , şanlı
Dedi ; yol göründü turana doğru !
İstemem ardımdan ağıtlar yakan
Sevdiğim dön diye yollara bakan
Bir şimşek misali ufukta çakan
Billûr sütunlardan imana doğru !
Gitti meçhul asker bakmadı geri
Hatırası kaldı ayak izleri
Sanki bir İlâhi sesti , ileri !
Gel diye çağıran vatana dogru !
Sular deşer gider küfrün bendini
Yiğidin yüceltmiş iman fendini
Gökkubbe alkışlar artık kendini
Ağuşunu açmış sultana doğru !
Üzülme başını dik tut ey kızım !
Benimdir kederin , benimdir sızım
Bak onun yoldaşı kutup yıldızım
Nurdan kandillerle atana doğru !
Bir yanda Muhammed ! bir yanda İsa !
Bir yanda Alparslan ! bir yanda Fatih !
Olmasın gönlünde ne hüzün , tasa
Ona makber oldu bin yıllık tarih
Vatan toprağında yatana doğru !
Bayrağa kanını katana doğru !
A.Tüfekçi