Mektup

Hep beni düşündüğünü,

Özlediğini yazmışsın

Gönderdiğin mektubun

Her satırında

Nasıl olduğumu,

Neler yaptığımı soruyorsun.

Ben iyiyim gülüm

Sen, beni düşünme

Var git okuluna

Çocuklarla oyalan

Onlara benden bahset

Alyansını göster

Nerede, diye sorarlarsa

Uzaklarda, de

Gelecek yakında, de…

Çıkıp, sokaklarda dolaş

Canın sıkıldığı zamanlar

Elin, elimde

Elim, cebimde

Mecburiyet’te dolaştığımız

Günlerimizi hatırla

Alışverişe çık

Boş zamanlarında

Mavi elbiseler al

Olacak yavrumuza

Yorulunca, parkta otur

Garsona, iki çay söyle

Karşılıklı içecekmişçesine

Gelen çaylardan birini

Kendin için al

İçine bir kesmeşeker at

Karıştır usul usul

Diğer bardağa boca et

Artan şekerleri

Telef olmasın gibilerden

Sen, çayını yudumlayadur

Benimki soğusun

Payla beni bu arada

Çay soğuk içilir mi oğlum, de

O doğulu ağzınla

Zevksiz, de; köylü, de…

Ama beceriksiz deme

Kimya da zor muymuş deme

Biraz çalışsan geçersin

Deme sakın

Çünkü sen de biliyorsun

Mustafaların ne menem olduğunu

Bardağın boşaldıysa

Benimkini de iç

Benim yerime

Sohbetimiz sürerken

Gönülden gönüle

Akşam ezanına çeyrek kala

Kalk, yürü eve doğru

Biraz mahzunlaşsan da

Üzülme sakın

Selam gönder

Sevgi gönder

Bana doğru gelen güneşle

Ama sakın gözyaşı gönderme

Gül yüzlüm

Çünkü bende çok var

Akşama, patates kızart

Yanında bir çay demle

Birkaç yudum iç

Birkaç lokma ye

Televizyonu aç

Bolu’yu arasın gözlerin

Hava durumlarında

Abant’ı, Gölcük’ü, Yedigöller’i…

Beni düşün

Hayalimi getir

Gözlerinin önüne

Muzipçe gülüşümü

Güzel, dediğin bakışımı

Saçlarımı düşün

Mırıldan kendi kendine

Seni seviyorum, diye

Pencereyi aç

Rüzgâr da duysun bunları

Duysun ki

Alıp, bana getirsin

Sevildiğimi bilip

Yüreğime güç gelsin

Gülüm, şu anda

Resmine bakıyorum.

Ve korkuyorum.

Çünkü çok güzelsin.

Aziz Dolu Atabey

Sarıabalı-1998