Merhaba
merhaba
batımı dünden, günden doğma geceye...
içim solu, soluğunda güz tutmuş vadideki
pırpırlanan beneğe, kanadı mavi kelebeğe
merhaba,
adını henüz koyamadığım o tat ve o kıvam
tadına daha şimdiden doyamadığım zaman
sana da merhaba su, ateş cennet, cehennem
yine, yeniden bu geceyi, dün gece gibi
mühürledim neminde gözlerinin gizine
mühürledim deminde dudaklarının izine
seni bir şiir, seni şarkı, seni ben belledim
yükü yağmur, yükü aşk ve yükü yaşamak
dolusu bulutları seferber eyledim şehrine
çiselendim, devrimlendim deniz gözlerine
meyillendim bilmeden kalbimden, kalbine
ilikledim yeri, göğü iliklendim terine, tenine
ve sokulup sessiz, derinden nefsi, nefesine
merhaba diyorum başımı yaslayıp göğsüne, yüzümden, yüzüne akan o ılık tebessüme
merhaba,
suya, ateşe, toprağa
merhaba, kıra, bayıra, kurda, kuşa, yabana ,
içimde kıvrılan çocuğun telaşına ve adını özgürlük, sen koyduğum ömrü hayatıma..
Merhaba.Mükemmel eseri sunduğunuz için teşekkür ederim kaleminiz daim yazsın saygı ve selamlarımla.
merhaba şiir.. merhaba içi içine sığmayan, yıldızlanan, yaldızlanan uykusuz geceye...merhaba kızıllığına türkülenen, tütsülenen şafağa.. adı kimin umurunda devrimlendikçe mısralar bir şiirin en kalbi sınırsızlığına..
hep olasın Devrim yürek..