Merhabasız Kal
Sabahını özlemeyen gözlerimin kızıldan yangınında
Önce düşleri yatırmıştım gececi yakamozun koynuna
Aşk diye çizmiştim yüzünü yüzüme
Dokunuşsuz tüm bırakılmışlıklara
Acıdan damıtılmış
Ah ne zor bir merhaba yollamıştım sana
Kanayıp parmaklarımın inadında ince kemikli
Geçmesin diye nankör olabilecek zamanlar adına
Ki bilmedin kana çoğalan hüznümün kor kızıl eğilişini
Almadın yar
Kırılsaydı dedim o parmaklar
Sen ki öyle akissiz,dilsiz
Yazıklar olmalıydı bana
Gönül diyorlar bu abdallığa
Aşıp aklın pürü pak aydınlığını
Deliliğin sözde kansız tartımsız ayarında
Dimdik gülümsüyordum o sıra halbuki
Kederin dipsiz uçurumu başında dikilirken kuşandığım umutlarla
Akbaba bendim,
Dolanıyordum dağılmaya meyletmiş bir yüreğin
Genzi boğan kandan kokusunda
Kendini yok etmeye yeminli cehennemden çığlıklarla
Onca vurguna sığmış gözlerin bulut kaybı yağmurlarından
Ki unutup evvelin öksüz dertlerini
Ama en fazla da ağlamak onuruyla,
Adımı yine de kendim yazdım inan
İsimsiz sabahların mezarlığına
Biliyordum aslında
Beklenmiyordum o burjuva yüreğine
Vermeden alınmazmış gönüller diyor ya o eski şair
Tüm samimiyetiyle
Şair ne olur artık canımı acıtma...
Nasıl bi şeydir bu sevda
Aç karnı bir lokma da doyar adamın da
Oluk oluk akan kan doyurmaz
Parçalar gönlü bir selamsızlıkta
Dedim ya
Kana susamış bir akbabaydım
Yüreğimden yayılan kan kokusunda
Nasıl çizmişler o gözün üstüne o kaşı bilmem
Nasıl da kondurmuşlar yanağının çukuruna o değme gülüşü neden
Aydan güzeldin sanki
Hatta kesinlikle
Gülden narindi tenin derya boyunca
Dünyalar yaratıyordu kirpiğin düşürdüğü bakıştan
Gözlerin su başları
Gözlerin çiğdem
Gözlerin ceylandı dağ kuytularında
Masallar böyle yazılırmış meğer
Öyle öğretiyoruz çocuklara
Hayalden varsayımlar
Gerçekleşmesi mümkün olmayan
Ama hiç demedik onlara ki
Masallardır en çok can yakan
Böyle kanarmış insan en yakınında büyüyen tutsak uzağa
Böyle ağlarmış sabah ayazlarında terk edildiği yerinden yokluğa
Bedeni yaşlı düşü genç bir ömrün
Soysuz,çirkin,katli vacip duruşmalarında
İnanki fazladan aldığım hç bir soluk
Kazanç değil kendini zehirleyen yüreğimin ağudan anlarına
Bedduam kendimedir
Ahım kendime inan
Nasıl sen gibi bir gözü dersime bakan ,bir sözü adıyaman
Aslı aslına candan uzak candan yalan
Nasıl bir derde düştüm de kendimi katlimdir açan her çiçek
Her ilkinde bahar
Sussun sonsuza dek artık bütün şarkılar
Gözün kör kalsın seninde
Dilin lal
Ve ellerin değmesin hiç bir kuşa ey vefasız yar
Biliyorum ki çöpten topladığı ekmeğe
Daha pek çok kez şenlenecek bu ülkede sofralar
Biliyorum ki çocukluğunu yüreği puştların bacak arası ahlaksızlığında
Yitiriyor olacak adı bacı,adı yeğen masum onca kızlar
Biliyorum ki karnı açların göbeği fırlıyor olacak hala
Siyah beyaz acımasız Afrika'lı fotoğraflardan
Hep olacak Somalar
Hep olacak lanet Bosnalar
Ve biliyorum ki uzak dağ koyaklarında isimsizce vurulacak genç yaşamlar
Hep kanayacak paranın zulmünde
İri gözlü,çocukluğunda yitik çocuklar
Her şeyi inkar ve herkese inat
Ve yarın beni bekliyor olacaklar dünya çoğaltan parmaklar
Benim sesimi gözlüyor uzakta bir delikanlı ve bir adam
Üç beşte arada hatırına düştüğüm dost var
Şimdi adının işgalinde yanıyor tüm kızıl şafaklar
Hadi bir kere de benim için gülsene vefasız yar
Su ihtimali suskunluklar dolansın ateşten kızıllığında
Kanatığın yerden sende
Sende kana ve yan
Diliyorum ki sende bütün şehirlerinde bu hüzünden toprağın
Merhabasız
Merhabasız kal