Meyhane Köşelerinde / Dört Mevsimlik Hüzün

kadehleri boğazıma düğümleyen o zincirleri,
kıramadım...
her akşam, en kallavi acılara müteakip,
sarhoşluğa yürüdüm de
evin yolunu bulamadım
bir türlü söz geçiremedim o yokuşta dizlerime...

sene bindokuzyüz bilmem ne
senin zamansız gidişine münasip,
amansız bir sensizliğe düştüğümden beridir,
yokluğunu kandırıyorum meyhane köşelerinde...

ah ulen be!
susmadı bir an bile fondaki şu ayrılık
onun yerine
bir Müzeyyen Senar çalaydı keşke
mesela,

?dalgalandım da duruldum
koştum ardından yoruldum...?

hem anardık kendisini
hem de acımıza dem olurdu,
makamında içerdik yudum yudum...

keşke sen de olsaydın şu an yanımda
yine ada manzaralı bir meyhanede sabahlardık ama
iki kadeh, iki de yürek olurdu,
dilinden, neşeli bir muhabbet duyulurdu masamızda

ah ulen ah!
şimdiki aklım olsaydı o zamanlar
ben böyle yana yana,
bir şişe parası daha ararmıydım ceplerimde acaba?
yok be!
sende ki güzellik,
sarhoşluğumdan daha fazla kafa yapardı bana...

hey garson!
baksana buraya
bana bir şişe daha getir,
bir de dört mevsimlik bir hüzün, şöyle ortaya...

içtikçe, çıkarasım gelir,
içimdeki nahoş kokulu efkar bulantısını
benden başka,
kim bu kadar içebilir
kim satar şişelere bütün varlığını?

hey garson!
baksana bir daha
patron burada mı?
benim kalkasım yok,
dermanım desen hiç yok...
aha şurada,
kıvrılıp uyumama müsaade var mı?

25 Mayıs 2009 166 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (18)
  • 16 yıl önce

    harika bir anlatım, yüreğine sağlık...

  • 16 yıl önce

    teşekkürler...

  • 16 yıl önce

    BİZLER Kİ

    Bizler ki bir kadehe gömülüp giden, o eski adamlar değiliz. Şarabı kendimiz yapsak içsek kırmızı,

    gene yaradan deriz inanması güç hani... Sene bilmem kaç demedik, hep aydın görüşlü adamdık. Ders aldık yahut verdik, kimseye eyvallah demedik... Kapılar kapansa dahi açılacak bir ak gökyüzü, pencere olur cennet. Biliriz ölsek bile şarabın tadı ile ölürüz, Yarınlar belki benim için doğacak, sonrası senin için.... Eyvallah...

    07/10/2008 / BURSA

  • 16 yıl önce

    Dem Masalarının doğurduğu şiirleri her zaman beğenerek okumuşumdur. Ki onlar kadar yalansız içten olanı zor bulursun ve hafif estirir yüreği. Bizler dem masalarının kahrında demlendikçe her akşam böyle bizi ne arapşükrü paklar ne de bu şirince kırmızıları. PAylaşımınızı beğeniyle okudum. Saygılarımla

  • 16 yıl önce

    teşekkürler...