Misketini Dünya Sanan Çocuk

I
yorgun bir gecenin ardından
yüzü kirli bir sabaha uyandım

duvara bir resim gibi çizdiğim
- aslinda olmayan - penceremin
üstünü iyice karaladım

süpürdüm odamda kalmış ayak izlerini
gölgeni / gözlerimden usulca kovaladım
yakamoz renkli bir güvercin uçtu

kaçıp gitmek istedim içimden
olmadığın hiç bir şehre ısınamadım

II
avuçlarımdaydı hep
en ufak soluğunda alaza çalan
bir sevdanın közleri

ilk kalp krizi değildi bu gecenin
ne de son ağlaması
kan çanağıydı yıldız gözleri

bir adak mumu kadar ömrüm
ergüvan bir şarkı ayrılık
uzatsam denize
bir çölde kaybolur ellerim
bilir misin
kaç aşk ödedim sana karşılık

III
söz etme / sevda bir yalan
sen de bir yalansın düpedüz
kapandı sana çıkan yollarım
gecenin her yanı diken patikalar
her (y)anım güz

IV
ne gündüzün farkındayım
ne gecenin / ne saatin
barışığım karanlığımla
ışığı sevse
bedenin dışında yaşardı tin..

V
kayıp tanrıların kamçıları sevda dediğin
havai fişek duygular
ya da dinsiz bir tanrıya yapılan kulluk

ben...
gazoz kapağını para
misketini dünya sanan çocuk...

21 Ocak 2015 1001 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (4)
  • ya da dinsiz bir tanrıya yapılan kulluk😙😙

  • 9 yıl önce

    Günün şiiri ve şairini tebrik ederim.

  • 9 yıl önce

    Belki de,

    çoğu zaman dünyamız olmuştu misket😊

    Hala kulaklarımdadır o "cıgıl" misketlerin sesi...

    Çok güzeldi Orhun bey, kutlarım...

  • 9 yıl önce

    Şair ne güzel anlatmış, küçücük bir misketin içinde büyük hayaller var aslında...👍🤐👍