Mısramda İçin İçin

Eski bir resmin yıpranmış karelerine takılıyor
Anıların iç geçiren yüreği...
Aklımda sızılı temmuzdan yanık düşünceler
Dilimde bilinmez güftelere kanatlanmış ezgiler.
Ismarlama goncalar çürürken yarınsız sabahlarda
Denizler kirleniyor yapay yakamozlardan
Dudağından dökülen şiirlere yıldızlar gücenedursun
Gece tütünü çekiyor ciğerlerime
Ayakucumda çaresiz dokunuşta gölgeler
Yalnızlığın işgalindeki kentimde bir başına söyleyemediklerim
Sıdkı sıyrılmış düşlerimin nefessiz çığlıklara...







Başımda geceden kalma kendime vaat yalnızlıkla
İkrarı içiyorum yeniden
Vakitsiz söylendiğim kim bilir kaçıncı terane
Bilmeden kuru hayallerle vuslatı geçiyorum
Hep aynı tasa, aynı nakarat anlamını bilmeden hecesinde yandığım
Umut ve pişmanlık olmadan var olur mu insan bilemiyorum
Fazladan bir nokta koyuyorum şimdi, nefesim çırpınırken söz yaşlarıma...







Ne varki,
Tütün sarı türkülerde kendimizi yaktık
Yağmurlu özlemler çoğalırken
Eksik yaşanmış zamanlar birikti avuçlarımızda
Solgun baharları kucakladı ezberlerimiz
Alevli üzülmekler için için kaleme dökülürken
Ellerimiz kâğıda aktı kendince
Kederli eyvallah demeden güneşsi günlere
Öylesi
Öylesi ölüm çekiyordu çaresizlik girdabı
Söyleyemediklerimize.






Sağır parmaklar aklın emrinden
Âşık fikrim kalemin kurşununa
Kelamım düşmüş ya ele ayağa
Yinede,
Dergâhına müptelayım ne çare
Zehrinin hicretine kadim suskuyla
Bu benim solumda, senden kalan yanımla-sessizliğimle-
Beyhude geçen ömrün kadife tenli katrelerine -siyahlar sızıyor beyaza-
Hummalı bakışlar nefeslendim
Bir tutam alacakaranlıkta sürdüm adını mahlas baharlarıma..





//Göz şua meraklısı ne çare
Süzülür inci inci mendilere//





Issız bir lodosun eteğinden dökülen
Eslere tutuklu zihnim
Efkârın bin türlüsü yakamda
Sabaha gün dolmadan
Öylesine sımsıcak yaşlarla
Dört duvardır bana kalan -yarınım-
Müptela cümleye istinaden avaz susar sözcüklerim
Suskumda yeşerir an boyu kenger özletilenim...





Şimdi,
Söyleyemediklerimi büyütüyorum
Mırsamda için için...

26 Mart 2010 326 şiiri var.
Yorumlar (8)
  • 14 yıl önce

    Ne varki, Tütün sarı türkülerde kendimizi yaktık Yağmurlu özlemler çoğalırken Eksik yaşanmış zamanlar birikti avuçlarımızda Solgun baharları kucakladı ezberlerimiz Alevli üzülmekler için için kaleme dökülürken Ellerimiz kâğıda aktı kendince Kederli eyvallah demeden güneşsi günlere Öylesi Öylesi ölüm çekiyordu çaresizlik girdabı Söyleyemediklerimize.

    Evet... Şiirlerin özgün söylemler ve imgesel zenginlik açısından çok doyurucu. Ayrıca şiirin bütününü süsleyen içsel müzik beklenen tadı bırakıyor benlikte...

    Çok şey söylemek mümkün şiirlerin için. Ancak, boşboğazın biri çıkar da "Şuna bak, bir Karadağ başka Karadağ'ı nasıl da övmüş." der.

    Desiiiin.:)

  • 14 yıl önce

    tebrikler hazal

    herzamanki gibi

    harika yine

    sağlıkla kal

  • 14 yıl önce

    her söyleyemediğin şiir meleğim...nefis👍

    kocaman sevgiler tebrikler selamlar👍👍👍👍

  • 14 yıl önce

    Okuyunca gülümsedim.😊

    Sevgimle Hatice Hanım çok çok...

  • 14 yıl önce

    Tek kardeş sana bir itiraf🙂

    Şiirini okumadan sevdimi tıklıyorum,biliyorum ki boş dönmeyeceğim, o kadar yani🙂

    Sevgili Sema ağır başlı şiir demiş,

    Nasıl oluyormuş ağır başlı şiir🙂

    Şaka tabii:)

    Hazalım sen söyleyemediklerini büyüt sonra yaz biz pay alalım şiirlerinden,

    Kutlarım sevgimle..