Mızrak Ateş Kül

Bana mutsuzluk içim
Sırrı nedir yadigar
Geçmişin
Biriktiği havuzda
Umutsuzluğum yüzde on peşin
Ve seç diyorlar bana
Seçim
Alevlerin içinde
Ya diken
Ya mızrak
Ya kunduz
Ya çakal
Ya da ölümden kayda geçen
Yazınız
Gülistan harab
Tebessüm bitab
Çünkü adeti böyledir dünyanın
Bana hayatı sürükleyin
Beni hayata perçinleyin
Getirin
Tanrıyı zincire vuran
Getirin
Kazancı boylam tutan
Sabah yeri körkedi
Hüzün türküsü çığlıklar
Kaç kilometre tutar anlamsızlığım
Yine de seçin

Seçelim
Öpüyorum sevgilim huysuzluğundan

Ve anlat
Ve konuş
Ve söyle onlara sonu gelmez çirkinliği
Sevmeyeceksen
Ölebilirsin şimdi

Bir uçurum
Gözleri mahşer bakışlı tiran
Kanatlarımı örüyorum

Ayan beyan
Dilsiz suskunluk
Şeksiz
Ve şüphesiz
Fikir eşya suret
Gündüz vakti
Güneş ölü
İnsan bir başına
Yorgunluk
Mevsim balık hayali
Geçiyorum içimden
Görüyorum
Bungunluk

El zindan
Yol yenisi yok çizili
Ayaklar kumandan
Ayakkabı dar bağı leke
Seç diyorlar yine de

Seçelim
hüznümüzü kutsuyorum sevgilim

Dini yorum
Tanrıların yokluğu
Hiçliği
Ve kimsesizliği
İnsan kesret
Bölük pörçük
Ve mevt halinde kuyu
Döküldü evvel yazgısı
Bölündü uyku
İşittim üstelik
Bunu böylece
Birlik içinde birlik
Ve kavga uzanıyor
Dizginlerime
Çek küheylan bilenmişliği
Sinmiyorum artık
Nefsime

Perde çekili
Göz aralık ölü dinç
Örtümüz kirleniyor zamanla

Ve tuttum seni
Perçeminden sürüklendi kaderim
Kahrolsun
kendi hicretimden yanaydı niyetim

Bir yanım boynu kırık adalet
Bir yanım varlığınca sefalet
İçinden çıkılmaz seferler çattı
İstemenin esrarında yoksunluk
Dilenmenin cezbesinde pişmanlık
Rahmet
Kırıldın sağnak sağnak
Kıtlık
Yusuf
Ve kalbe saplanan mızrak

Ötelerden dinmeyen şiddetli davet
Kahırdan çöreklenen hayal bulantısı
İsmime zıt tümcelerde varlık savaşı
Ah
Sen elbetteki unutursun bunları
Bırak saçmalamayı


Oysa biz sana bildirmeden
Seçtik mutluluğunu
Ve sende artık
Buna sığabilmenin
Bulmalısın yolunu

Ve secde et
Ve inan
Ve de güven bizlere

Sevgilim
Mutsuzluğa var mısın