Mor Hüzün

mor bir hüzün indi karakış akşamına
kendi alevlerinde üşüdü ateş çiçekleri

zangoçları yorgun çanları suskun uzak kulelerin
sisli sokak lambalarına asılan ışığım donuk
şehrin yalnızlığına gömülü çocuksu yüreğim

kar duvaklı çatılarda gri bulutlar gibi çoğalan
serçeler
ürkek ve telaşlı alıp başlarını nerelere gittiler

maziden topladığım çileli yollar
binlerce kez yaşanmış ömür kadar kaygan
ruhum kadar kırılgan dökülüyor gözlerimden

-tanıdık yangınları yoklayan sol yanım
kül olmayı da öğrenir elbet-

zaman girdabında boğulan bu kaçıncı düş
bu kaçıncı bahar
buz kırığı sularda titreyen salkım söğüt gölgesi
yoksa seni de mi dallarından vurdular

küf kokulu korunağında zehir biriktiriyor
geceye akrep
kurşun gibi hayal kırığı döküyor umuda
son mevsimde son tufan

ilk değil kutsal bağımdaki bu yağma
bu harami vurgun ilk değil
şimdi çok uzağındayım mutlu coğrafyanın
müzmin yarayım batık kentin kuytularında
gayrı dört yanım çalkantılı deniz
ah düşlerim
yok olmayı çok mu istediniz


31 aralık 2010

04 Ocak 2011 48 şiiri var.
Yorumlar (15)
  • 14 yıl önce

    GÜZEL DİZELER OKUDUM DOST KALEM YÜREĞİNE SAĞLIK

  • 14 yıl önce

    beni benden alıp uzak diyarlara attı bu şiir ...çok güzel,yüreğinize sağlık...

  • 14 yıl önce

    Günün şiirini ve şairesini kutlar, başarısının daim olmasını diler, selam ve saygılarımı sunarım...

  • 14 yıl önce

    -tanıdık yangınları yoklayan sol yanım kül olmayı da öğrenir elbet-

    özellikle bu kısmı vurucu.

    tebrikler

    sevgiler.

  • 14 yıl önce

    ..mor değildi yalnızca her tonu duygulandırmıştı dizeler hayatın anlamından bakıp sesleniyordu hüznün ruhunu örerek şiire..teşekkürler nuriye hanım..tebrikler...