Mor Sokak Lambası Vuruyorken Caddelere
denizden yansırken güneşin kızıllık ışınları
ihtişamla hakim duruyorken caddedelere
dolaşıyordu sahil parkında bu şehrin aşıkları
mor sokak lambası vuruyorken caddelere
başlamıştı yanmaya artık ışıkları şu akşamın
geçmezken ucundan bir an bile aşk aklımın
sen çıkıverdin karşıma melek yüzlü kadınım
mor sokak lambası vuruyorken caddelere
mor ışıklar altında uzunca bakıştı gözlerimiz
bizi bizden uzak tutuyordu çekingenliğimiz
sonra yavaşça tutuştu bu kaçan ellerimiz
mor sokak lambası vuruyorken caddelere
güneşin kızıllığı kaybolmuştu usulca denizin
dolmuştu ufuklara sıyahlığı kör bir gecenin
tam içine düşmüştük çözülmez bilmecenin
mor sokak lambası vuruyorken caddelere
saatler avuçlarımızın arasından ilerliyordu
pınardan bir damlacık su misali akıyordu
gözleri mahsun halde kalbimde ağlıyordu
mor sokak lambası vuruyorken caddelere
geceler sabaha dönüyor ufuklar açıyordu
saatlerce öpüp kokladığım uzaklaşıyordu
sırra kıdem basıp kökten buharlaşıyordu
mor sokak lambası vuruyorken caddelere