Muhabbet
merhaba dilber-i ala
yolum senin önden buyur
nasihat tutmazsın hala
gururun gittikçe büyür
türlü cilve boyun aşar
gözlerinden günah taşar
şeytan sana bakıp şaşar
sanma münker nekir uyur
geçen parkta komşu görmüş
falanca elinden tutmuş
filanca dizine yatmış
selam etmiş fasl-ı kusur
dünya durmuş sen dönersin
her mevsim yıldız seçersin
yalnız onu seyredersin
keyfini kedere savur
gecen meysiz sabah olmaz
tenin meşksiz felah bulmaz
gardına rakip aranmaz
elbet çiğneyen bulunur
ömür iki hece anla
ölüm iki hece anla
anlamasanda zamanla
zevk seni alnından vurur
nefes kısılır ciğerde
cellat yetişir seherde
ışığın söndüğü yerde
basılır güneşe mühür
iyisi akıllan yosma
doğruya alınıp küsme
feleğin yolunu kesme
Mevla'dan arayan bulur
böyle hecelerin huyu kurusun
kadere konmadan kaleme düşer
ey mağdur şair zamanı eşer
rüzgardan da yorgun, aya vurgunsun
kaç asırdır bir umuda sürgünsün...