Muharrem Dile Geldi (5)
Bu gün bende bir şeyler var,
Çok gerginim,
Farkındayım;
Sen sofrayı kur da hanım,
Ben mezeleri çıkarayım.
Bu gün bende bir şeyler var,
Bir şeyler...
Hemen kırılıp
Darılıyorum.
Bir laf söylemeğe kalksalar,
Elimde değil,
Parlıyorum!
Ulan şaşı gözlü şişe,
İyi ki varsın, diyorum.
Ne zaman tepem atsa,
Teselliyi sende buluyorum!
Yahu, hanım bir ses ver,
Coştur artık şu sazları;
Al eline tamburu,
Uçur Maya dağından
Kazları.
Zaten derdimi çözemedim,
Doluyum,
Ağlayamıyorum.
Yuf olsun, yuf diyorum,
Şu insanları
Anlayamıyorum!
Her başa geçen
Bir şeyler atıp tutuyor;
Ya, vatandaşımız çok saf,
Ya da gönüllü yutuyor!
Yahu, her şey iyiyse,
Bizim maaş niye yetmiyor?
Bu göstergeler,
Bizde niye iyiye gitmiyor?
Hadi be iki gözüm
Kaldır şu kadehi,
Tıkla.
Taşlar mı pirince karışmış,
Pirinç mi taşlara..?
Ayıklayabilirsen,
Ayıkla!
Yuvarla Sultanım,
Yuvarla,
Kıyamet koptu kopacak;
Ha bir kadeh,
Ha üç kadeh,
Ne var sanki,
Ne olacak?
Bak ne diyor, Sanat Güneşimiz:
?Şimdi uzaklardasın,?
?Gözlerin doğuyor, gecelerime;?
?Zaten çileli doğmuşum.?
Bu da yetmiyor gibi,
Bir de emekli olmuşum!
İşte bu, bana çok dokunuyor,
Asıl buna kızıyor,
Buna üzülüyorum;
Ne zaman gözlerimi yumsam,
Kuyrukta can veren
Arkadaşı görüyorum.
Sen yıllarca çalış çabala,
Son anımda rahat edeceğim diye
Emekli ol,
Sonra rezil bir şekilde
Bir kuyrukta
Kaybol!
Haydi, diyorum sağlığına;
Yaşasın vatan,
Yaşasın cumhuriyet;
Bu günü de kurtardın Muharrem,
Allah'ına şükret.
Uzat bakayım rakıyı,
Şöyle kendime geleyim;
Havalar nasıl mı olacakmış?
Ben nerden bileyim.
Aferin be hanım,
Tellerde ne güzel geziniyorsun,
?Aliş'imin kaşları kara? mı diyorsun?
Maşallah,
Asude geçen ömrün
Son perdesi gibisin,
Vallahi her yaşta güzel,
Her yaşta sevimlisin.
Ne diyordum ben yahu?
Konuyu dağıttım,
Bağlıyorum;
Ah be, Sarı Zeybek,
Sana layık olamadık,
Asıl ona yanıyorum.
Ülke denildiğinde akan sular durur,
Biz bir şey diyemeyiz...
Türkiyem,
Canım benim;
Senin için her kazığı
Seve seve, yeriz.
Senin için her şeyden,
Bu şişeden bile vazgeçerim,
Sana bir şey olursa,
Dünyayı çizerim!
Sana bir şey olursa,
Sanma ki
Sen sağ,
Ben selamet.
Daha önce gördü dünya,
Yine görür elbet.
Şerefe hanım,
Şerefe...
Son kale dimdik ayakta,
Henüz düşmedi daha.
Bizim de söyleyecek
Çok şeyimiz var,
Bu sahte uygarlığa.
17.01.2007 Eskişehir