Müjgan

Derinlerde
Gökkuşağından kaydıramadığım hayaller
Ellerimde toprak kokusu
Yüzümde ķırkyılın yorgunluğu
Ve yüreğim yangın yeri
Yapma bana bunu Müjgan!
Kaldıramaz her beden bu ayrılığı
Evet dağ olurum demiştim derdine
Derdin eyvallah ama bu dert
Veremden kötü
Dermanı gizlidir gizinde
Dile bülbül sus olmuş
Bi ötse bülbül gülünde
İşte o zaman biter gam !
Gafil divane bedenim
Vurdum yollara müjgan
Ararım kokunu peşin sıra bi iz
Ararım...
Zonguldakta kömür kokusu
Şehri ikiye yaran dereboyu yürürken
Trenyolunda düdüğü çalıyor lokomotifin
Pespaye dolaşıyorum izin sıra
Birgün senin bu yoldan geçme ihtimalini bekliyorum
Aynı camın arasından yüzünü görmek için beklediğim gibi kara kışta
Anlamazsın
Derinlerde
ÇOK derinlerde kök salmış mimoza ağacı gibi Bi aşk var subuti
Ne önemi var bedenin
Bende bu aşk varken
Ben seni yirmi yaşında sevdim
Bende hep yirmi şimdi yüz olsada bedenin
Müjgan neye yaradı şimdi gidişin
Ben seni sensiz de severim
Sevgimizin bir tanesiydinn Müjgan saçları sırma sırma dökülür gözleri dört defa lacivertti.... Atilla İlhan geldi bir an aklıma...emeğe sağlık..
Çok güzel bir şiir okudum az önce. Çokça tebrik ediyorum Ufuk bey.