Ne Yana Dönsem Yüzüm Sendedir

Ne yana dönsem, yüzüm sendedir...

Git...
Allah aşkına git...
Gitmen neyi değiştirir,
Bak, hâlâ yürek yerinde,
İstersen, devir üzerime aşk-ı şehrini ...
Öyle git...
Can çıksa ne olur...
Temeli Sevda ruhun,
Meşrebi aşk...
Erenlerin yüzü suyu hürmetine,
Hey...! hey...!
Heybe'nde vicdan,
Soğumasın şehvetin teri...
Bendesin,
Tendesin,
Serdesin,
Hadi durma git...
Cümle cihetim git,
Ben ne yana dönsem, yüzüm sendedir...

Git...
Ten katlanır mı bu ateşe?
Göz görmeyince?
Su da yanar mı derdinden ayrılığın?
Alevi arşa düşen sevdasına,
Böyle boyun büktükçe cebrî ikrar...
Sökmeden gül kökünü ta gönülden,
Kurur mu sanırsın dikeni,
Yetmez mi bu arsız hasretin?
Olsa ne olur bana nefretin?
Son bulmadıkça nazar-ı demde asaletin...
Ben ne yana dönsem, yüzüm sendedir...

Bilirim, zamanla anlarsın...
Bende dinmez, yağmur,
Zat-ı şahsına kalb-i sena
İnanırsın...
Başlarsa vurmaya hücreni,
Pişmanlığın pis nefesi...
Ardında koymamışsan vicdanı,
Yol bulan hicrandır ruhuna sermaye...
Anlamını yitirir gittiğin yurt...
Anlarsın...
Kaçmak bağlamaz kıyameti,
Kopar üzerine hışımla,
Sende görürsün...
Kainatı gördüğüm gözlerinle...
Son bulur sessizlik,
Haykırırsın...
Ben ne yana dönsem, yüzüm sendedir...

Beklemek alışmak sayılmaz,
Yetim kalan düşlere,
Dar ağacı kokusu...
Ölüm siner ağır ağır,
Ak bir güvercin suretinde cellat,
Güya barıştır maksadı,
Olmadı...
İnat...
Ne inadı ?
Dişe diş kafasızlığımız?
Dünden hevesliyiz,
Ateşine cehennemin...
Ne gerek yemin,
Beyhude devridaim,
Ben ne yana dönsem, yüzüm sendedir...