Neyi Giyindin Ki

neyi giyindin ki
bu kadar çıplak iken
ve dilsiz değilken gözlerimin kara noktası

kör çığlıklar atarken dilin
kulaklarımın perde arası molasında
dinleyince ahşap sandalyelerde izansız şarkıları

geceyi asıyordum sana
şahadet parmağımda o yıldızı çerçevelerken
ten renkli tuvale

saat sarkaçlarını tutuyordu hasretim, toprak kokularında
ıhlamur zamanlar içiyordum
mayıs demleyip

şimdi
ölümcül ıslıklar çalıyor rüzgar
duyuyor musun şehrin korkak gölgelerini, nasılda saklandılar

şubat üşümeleri sardı
şakakların
mor zindanları

kim görmüş ki
gecenin ömrünü tüketmediği sabahı

beklesin
o kaypak doğum
güneşin kasıklarındaki sancıyı

yarın lehçelerini değiştirecektir sokaklar
gıyabi voltalar atınca
renkli taşlara

alnına sürülürken ışıltılar
ve bebek kokusu

çözülecek bileğindeki o ilahi demirler
prangaları eritecek kızgın potalarda
ruganların özgürlüğü bozarken kumsalın bekaretini

derin izler sırnaşacak deniz kıyılarına
işte o zaman kıskanacak martlılar
soyunacak kendi ıssızlıkları gecenin boşlukları dolarken

çıplak insan siluetleri sararken afakı
afaki hikayeler anlatacak şehrin dervişleri
örtülere sarılınca gökyüzü

sen
korkularına saracaksın gri peştamalları



neyi giyindin ki
bu kadar çıplak iken
ve dilsiz değilken gözlerimin kara noktası

kör çığlıklar atarken dilin
kulaklarımın perde arası molasında
dinleyince ahşap sandalyelerde izansız şarkıları ...

10 Haziran 2015 942 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (1)
  • şimdi ölümcül ıslıklar çalıyor rüzgar duyuyor musun şehrin korkak gölgelerini, nasılda saklandılar😙👍🤐🤐

    Şiir okudu Gözlerim Üstadım....Kalemin kavi olsun...😙