O Uzak Kıyılarda
Dağlarda ses oldum
Soludum rüzgârları
Bulut oldum
Dokudum bir bir
O uzak çayırları
Bir kuş olup ruhum
Uzaklaşırken
O uzak koyaklardan
Ruhum uzaklardan
Ses veren ormanlara
Doğru
Havalan
Söyleyecek bir şey
Kalmadı sana
Uzaklaş buralardan
Gümüş zincirlerle bağlı
Ay da
Altın zincirlerle bağlı
Güneş de uzak
Buralardan
Kışın soğuk acılı şarkısı
Yayılırken ovalara
Ölü Kuşların sesleri
Yükseliyor havaya
Çağırın da gelsin sessiz
Atlara binen süvarilerin
Ardından giden
Piyade alayları da
İz bırakmadan
Geçip gitmemiş miydi
Onlar
Buralardan
Sildim sizi
Tüm hatıralarımdan
Taşlar soğuk
Taşlar ıslak
Sokakları yıkayan
Yalnız kızların gözyaşları
Yükselirken göklere onların
Ölü yoldaşlarının
Ruhları
Hatırla geceyi
Hatırla düşleri
Hepsi dokumuyor muydu
Sessizce geceyi
Ardımızda kalan o
Kimselerin bilmediği
Gerçeği
Ve serseri kargaların
Kalın kabuklarını kırdığı
Nostaljik
Geçmişimizin
Pırıltılı düşlerini
Hatırla beni
Hatırla sözcüklerimizi
Belki sen de dokursun
O kırık tezgâhında gerçeği
Ve belki
Çözüp asarsın karanlık
Geceye karşı
O kırık tezgâhında
Dokuduğun düşleri
Hatırlıyor musun
Bilmemem
Esen rüzgâra asılı kalan
Yitik sözcüklerimizi
Hatırlıyormusun
Bilmem
Yok olan düşlerimizde kalan
Gençlik günlerimizi
Elveda dedim dostum
Sana da
Diğerlerine de
Uzak bir sokakta
Bırakmış mıydım düşlerimi de
Yıllar önce
O uzak sokakta
Saklanıyordun hep sen
Sayfaları dağılmış
Masal kitaplarının
Orta sayfalarında
Saklanıyor musun
Bilmem
Hala sokakları
Yalayan rüzgârlara
Ama ben
Soluk alıyorum
Artık
Sislerden dokunmuş
Ağlara dolanmış
Balıklar gibi
O uzak kıyılarda.