Oda
Sen gittin
bana koca bir şehir bıraktın
bazen bir türkü çınlar kulağımda
sesinin ufkunu anımsatır bazen
seyrinde alemin
yalnızlığımdır gürültüsü şehrin
bir feryadın ertesinde
çatlar kalbim orta yerinden
çatlar/da kan süzülür
bezm eder sahte aşıklar her damlasından
depremler
yer sarsılıyor sanki
dünyamın merkezi çekiliyor ayaklarımın altından
ay daha mı solgun
gök daha mı kırmızı
defterim kabardı neminden odamın
duvarlarımda göz yaşı
tavanımda sis
sigaramın külleri toprağım
küçük bir mumun duvarıma vuran ahengini seyrediyorum
okyanus misali gözlerin
hayalimin dalgaları vuruyor koltuğuma
bir sivrisineğin vızıltısı çınlıyor kulaklarımda
sesinden çok
kolay değil biliyorum
bu sessizlik
bu melankoli
sen gittin ya
ekseni kaydı yıldızların
penceremden giren sadece sokak lambasının alaturka ışığı
ne bir çiçek, ne bir yaprak
sadece kokusu ahşap dolapların
udi çalar radyom
sanki sen gittin ya
herkes sana şair
her şarkı da biraz hüzün
bazıları daha Türk sanat müziği
çaresizken saatlerin tıkırtısı
güruhtur sayıkladığım kelimeler
kolay değil biliyorum
bu şehir
bu oda