Ökkeş Emmi'ye Mektuplar!

(Mektup I)

Hani bizim orda sivrisinekler vardı
Burada da vampir insanlar var.
Bizimkiler, bunlardan daha arlıydı
hiç değilse, gram gram çekerlerdi kanımızı
bunlarsa, kiloyla emiyorlar.
Hani davara kurt saldırırdı da
bir kaç koyunu alırdı ya
burda da binlerce koyunu alıyorlar
hem yiyor, hem de kanını içiyorlar...

Ne azık niyetine anamdan alıp
yüreğime koyduğum sevgim
ne de çocukluğumda öğrendiğim türkülerin
adı yok burda
çoğunun özüne gelmiyor
hoşuna gitmiyor bunlar
hoşuna gitmiyor çıkarcı zümrelerin...
Ne Veysel'in uzun ince bir yolu
ne de diğerlerini dinlemiyorlar
bizi büyüten türküleri...
Hani, harman sonu cebime koyduğum
üç beş kuruş var ya,
her kuruşuna kimbilir
kaç kez soluduğum o para
en büyük sevgiymiş burda, bilmezdim.
Paranın, insanlarda kan olduğunu
burada öğrendim...
Ne insanlık kalmış, ne doğruluk
kimilerini hortumlar kapmış
kimileriyse
olmuş birer korkuluk...

Buraların mevsimleri bile bir hoş
kış mı güz mü çözemedim
yaz mı bahar mı bilemedim.
Kışın güneş gözlüğü takıp
salonlarda kararıyorlar
yazın sevgisizlikten üşüyorlar.
Hani elini sallasan
ellisi derlerdi ya
benimde çıktılar karşıma.
Elimi sallamadığım halde
heral, bol paralı sandılar beni de.
Kalbimimi, yoksa
başka bir şey mi istediler
çözemedim emme, yine de vermedim.
Veremezdim, bilirsin ben kalbimi
köyümdeki yavukluma vermiştim...

Evet Ökkeş Emmi,
daha kaç gün oldu
bu koca şehre geleli.
Şimdiden içimi sardı korku,
Kurtlar kaparmış bu şehrin acemisini.
Biz davardayken
sürüye kurt gelir miydi
gelir miydi görünce bizleri...
Bilmem ki Emmi,
bizim kurtlar biraz salaktı emme
bunların kurnazlığına göğüs gerebilir miyim
ya beni de katarlarsa sofralarına
ya beni de sokarlarsa aralarına
kendimi yedirmedim diyebilir miyim....

İşte böyle emmi, buralardaki sofralarda
ne anamın keşkeği, ne de yufka ekmeği var.
Milyonların yaşadığı, bu koca şehir İstanbul'da
kurtların sofrasında, sömürülen insanlar var.

Babamın yarısı Ökkeş Emmi,
ben buraya geldim geleli
ne yavuklumun mendilini
ne de anamın yüreğimdeki emanetini
kaybetmedim ben de beni.
Kaybetmedim,
Kurtlar sürse de izimi...



(Mektup II)



Köyler inmiş sokaklarına bir bir
Yerlisi kalmamış koca şehrin
Zapdetmişler her köşe başını
Bölüşmüşler taşını toprağını..
Taş para, toprak para, nefes para
O para da yoksullarda acı bir yara.
Hani bizim meydandaki pınar var ya
kesilmeden akar boğum boğum
kızlar helkelerle girerdi sıraya
o pınar var ya kurban olduğum
O suya hasretim Ökkeş Emmi.
Burda içtiğim suya para veriyorum
Yine de bulamıyorum o lezzeti...

Ne yoldan geçene bir selam
ne de sesleniş var
her konuştuğum kişide
bir bekleyiş var.
İşçi elbisemle üstten bakıyorlar
memur gibi giyinirsem
bey diyorlar.
Sanki elbiselerin içinde
para arıyorlar.
Aklıma hep bizim
süslü Naciye geliyor Emmi.
Demek ki o burada olsa
ona da astsolist deyip
yollarına yatacaklar...

Hani derler ya
oku da adam ol diye.
Burada binlerce genç okuyor
ama çoğu sürünüyor.
Meslek para getirmiyor Emmi
manavın duvarında mühendis diploması
sahtekarın duvarında teşekkür yazısı var.
Bize harf öğreten hocalar
pazarlarda limon satıyorlar...

Diyorsun ki şehirde kurt ne gezer?
gezer Ökkeş Emmim gezer
İstanbul'daki kurtlar
ta burdan senin izini bile sürer.
Onların sofrasında
bir lokma olsan
dişlerinden kurtulamazsın
artık olsan sofradan atılan
başka kurtlardan kaçamazsın...

Buralar bir hoş, heveslenmeye gelmez
Hevesin kursağından aşağıya heç inmez.
Burda bebeler tezek bilmez, yulaf bilmez.
Hele bizim karakaçanın,
ırmakta yunan camızın
nasıl bir şey olduğunu bilemez.
Bir bilseler köyümün tadını
tertemiz havasını
unuturlarmı yer sofrasını?
Bulgurun yanında soğana da
okkalıca vurdum mu yumruğu
onun cücüğünün tadını
camız yoğurdunun ayranını
iç babam iç, ye babam ye
Özledim be emmi sılamı..

Emme bu şehrin güzellikleri de var
Şairler yedi tepeli cennet derler.
Hele, denizinde yakamoz dedikleri
o parıltılar var ya.
Kıyısında aldım mı çayınan simidi
O sana göz kırpar sen de ona.
Merak etme emmi,
ne kadar kötü desem de
İyiliğini de yazacağım bu şehrin
sevmiyorum desem de...

12 Ocak 2009 26 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    Emme bu şehrin güzellikleri de var Şairler yedi tepeli cennet derler. Hele, denizinde yakamoz dedikleri o parıltılar var ya. Kıyısında aldım mı çayınan simidi O sana göz kırpar sen de ona. Merak etme emmi, ne kadar kötü desem de İyiliğini de yazacağım bu şehrin sevmiyorum desem de...

    şu son kıta olmasa var ya durulmaz bu şehirde şair👍👍👍👍👍👍 deniz, yakamozlar, çay,simit, harika...

    offff yaaaaaaa,🙂 daldım gittim şimdi... kutlarım şairi👍👍👍👍👍