Öl
Sen
Ve yüzüme bulaşan gri bulutlarının
Bulaşıcı yalnızlığı
Üstüme yağdırdığın pis kokan hiçlik
Hepsi birden el ele dolaştınız
Gecenin yırtık sokaklarında
Gör!
Adını yazdığın kırmızı mürekkepli kalem
Göğsümün üstüne attı imzanı
Bastıra bastıra yardı tekil düşlerimi
Çoğul sancılar saldı derin derin
Ve serin bir rüzgar esti göz kapaklarıma
Oku!
Kimsesiz kadınların
Bacak aralarında solurken aşkı sen
Buram buram ihanet koktu satırlar
Miğdesi bozuk şiirler yazdırdı bana
Mezhebi bozuk aşıkların
Bak!
Parmak uçlarında lanetlendi seni seviyorumlar
Hangi kasığın kuyusuna düşse gözlerin
Her bir mecnun
Bir leylanın ipini çekti acımadan
Utandı masallar
Geçmiş utandı
Fahişe olmuş yüreğinde saklanmaktan
Kaç!
Kork düşündüklerimden
Düşlerimden at kendini
Düş gözlerimden düştüğün gibi
Kahrolası yüreğimden
Ve öl
Öl ki
Yeniden dirilmesin aşk
Ve bil ki
Bana hiç yakışmamış
Seni yüreğimde yaşatmak...
sevgili Kezban.. senide kaleminide bilir ve severim elbette..ayrıca eleştirilerinde değerlidir benim için..zira kaleminin ustalığını tartışacak değilim.. bahsettiğin doğrudur..aslına bakarsan bilinçli yaptığım bişeydir..çünkü şiiri yazarken daha özgürlüğünü almıştım elinden.. biraz ruh hali ile alakalı sanırım.. teşekkür ederim değerli yorumun ve görmezden gelmediğin için 👍
Deniz Kaharanlı beni bilir kim bilir belki de sever...🙂 o yüzden hiç çekinmeden küçük bir eleştiri şiirine...
şiirde oku! bak! kaç! aralara serpiştirilmiş, bölüm başları gibi. sanki sınır koyar gibi duruyor şiirde, kıtaların özgürlgünü elinden almış gibi...
affınıza sığınarak...
seviyorum şiirlerinizi 🙂
Güzel bir şiir sevdim.👍
Hırçınlığı ve o sinir harbini güzel yansıtıyor olması benim hoşuma gitti. Şiirce