Ölüm !
Bir sabah uykudan uyanamadım
Kıyılarım dar geldi dalgalarıma
Üşüdüm yosun tutmuş taş diplerinde
Etimi kemirdi kara bir yılan
Çekildi sularım kurudu çölüm
Aynalardan görüntümü sildiler
Her şey dönüverdi eski haline
Parmak uçlarımdan dökülen kanım
Düşürdü ateşimi on sekizlere
Açık gözlerimde dondu telaşım
Berhava çektiler bir uzun hava
Ne elim oynadı ne de ayağım
İçten yanışımı görmedi kimse
Omuzlar üstünde yol aldı gemim
Tam deminde yarım kaldı hayalim
Ömür denilen şey bir altın topmuş
Daha baharında yaş henüz yetmiş
Umutlar yol almış teni terk etmiş
Yenecek aş içecek su tükenmiş
Bir de ne göreyim gömülen benim
Son bir kez adımı vaaz etti imam
Münkir Nekir ile avazım tamam
Karakış ortası kabirim hamam
İstesen de geriye dönülmez zaman
Ayrılık her neyse ÖLÜM çok yaman
Ozanca/İzmir
"Ayrılık her neyse ÖLÜM çok yaman "
çok doğru söylediniz...