Ölüme Beş Değil Bir Nefes Kala
lık bir sessizlik, soğuk bir hüzün
kaplamıştı evin her bir yanını
umulmaz bir akşam, beklenmez bir gün
çalmıştı azrail hayat kapımı
buğulu gözlerle alırken onu
ruhumun en derin karanlığına
meğer çatıvermiş ömrümün sonu
kanmışım dünyanın bir anlığına
son nefes zamanım kalmışken bana
akıyor önümden eski hayaller
her karesindeki ayrı yalana
bakıpta ağlıyor yaşaran gözler
yorulan kalbimin usulca sesi
yansıtıp duruyor hatalarımı
ölüm meleğinin keskin nefesi
aksediyor bir bir günahlarımı
bir mumun sönüşün anımsatıyor
ruhumun bedenden çıktığı o an
yaşanan derdime deva olmuyor
dost diye bildiğim, düşmanım zaman
ölüme beş değil bir nefes kala
son bir sen çınlıyor kulaklarımda
akrebe varırken koşar adımla
yelkovan ağlıyor her bakışımda