Ölümlerin Asıldığı Bir Duvar Da Resim Olmak
Anıların perdesini araladım
Karadeniz öyle hırçın
Zaman sensizliğe ağlıyor bak
Fırat suskun akıyor diye
Üzülme sakın
Güneş elbet kansız bir güne doğacak
Kar soluyan iklimlere düşmüşsün
Öyle yalnız
Ayaz da yıkanan iki cümlenin biri
Diğerine küsmüş
Öyle vefasız
Anlağı kayıp işçi akşamları çökmüş
Kendi çocuklarının katil zanlısı
Uyanmayı unutan şehirlere
Hangi mevsime yeşil düşmüş
Hangi türküye kırmızı
Gel hadi dokun üşüyen ellerime
Uzak bir sahile düşmüşsün
Öyle isimsiz
Gözlerinde büyüyen iki damla yaş
Yanağımdan süzülmüş
Öyle sessiz
Bu gün
Yıldızlardan resimler yaptım
Toprağın kokusunu doldurdum ceplerime
Mavisini sakladım sensizliğin
Zeytin devşiren egeli kızların gözlerine
Bu gün Yıldızlardan resimler yaptım Toprağın kokusunu doldurdum ceplerime Mavisini sakladım sensizliğin Zeytin devşiren egeli kızların gözlerine
çok güzeldi.. tebrikler. sevgiler.
özellikle başlığa akabinde finale takıldım usta.. zira çıkamadım bu ikili kıskaçtan.. baş ve son arasına sıkıştırmışsın okuru..
gülümseyen karede ölüm olmak.. farkı yok herhalde usta.. kalsın o zaman duvarda..
tebrik ve teşekkürler oktay abi..
ben de düşsem uzak bir sahile ne iyi olacak...😙
selam ile şair👍👍👍
yüreğinize sağlık karadeniz esintisinde şiirdi yoksa ege mi...güzeldi