Ölümün Gözucundan Kertiyorum Mevsimleri
Ölümün gözucundan kertiyorum mevsimleri
Bir meleğin yegane uydusudur hayalimdeki ışık
Hiç kimse yağmur kadar samimi ağlamadı
Yağmurun söyleyecekleri var karla karışık
Oedipus gibi yuvarlanıyorum kaldırımlarında aklın
Sokak lambaları kirletiyor karanlığın bekaretini
''Biraz daha sükûnet''diyor yıldızlar ağlamaklı
Biraz daha sükûnet gerek çığlıklarla karışık
Gayya kuyusunda ergin bir acıyla yüzleşiyorum
Yüzüm kuruyor ayazda;iklimler sarhoş çünkü
Zamanın avcundaki çiçek kuruları tenimde tutsak
Nuh'un gemisinde korkularım tufanla barışık
Bir savaş ganimetidir ruhum bu çöl yerinde
Güneş çırılçıplak yüzüyle karanlığa teslim
Bir ağaç gölgesi kadar kutsaldır elinle içilen su
Hangi kuyuda daha derin uyur yılanlı sarmaşık
Yürüdükçe uzayan yoldur,kısalan adımların
''Yürümeyi terket''diyecek içindeki cılız ses
Yürümeyi terkedersen zaman durur,su akar
Ayakların ıslanır zamansız bir acıyla karışık
Sonu gelmez bir cümledir yüklendiğin öznesine
Hangi dilde daha gür çıkacak ki kısılmış sesin
Sen söyledikçe ağır ağır tükenecektir nefesin
Ne kadar susarsan,dudaklarındaki alev o kadar ışık
...
''Ne kadar susarsan,dudaklarındaki alev o kadar ışık''
Çok güzel şiir
kutlarım içtenlikle
Yağmurun söyleyecekleri var karla karışık
bu kertikleri say say bitmez şair
ömür güncesi bu
kutlarım
sevgiyle kalın...