Ölüyor
yüklenmiş sırtına gelir bulutlar
nem-i efkarı
sokak ortasında
suç mahallinde
tam ortasında sokağın yakalıyor seni
kaçıyorsun
ıslanmış bir köpek yavrusu görüp
iç geçiriyorsun
içimden geçiyorsun
ama kaçıyorsun durmadan
ıslanıyorum ben efkar örtüyorlar üzerime
içim yanıyor içim
bir şeyler yapmalıyım diyorum
ıslanan bir köpek yavrusu çıkıyor karşıma
ısınıyor içimin yangınında
camın arkasındasın
toprağın yağmura doyuşunu izliyorsun
ama yüreğin aç biliyorum
içim içimi yiyor
sonra ıslanan o köpeği buluyorum
içimden bir parça verip doyuruyorum
ama sen anlamıyorsun
yağmurun hiç bir tanesini!
kaçıyor
gidiyor
korkuyorsun
oysa yağmur sonrası toprak kokuyorum ben
anlamıyorsun
gökten yere kadar
birbirine değmezmiş yağmur taneleri
ne kadarda benziyormuşuz meğer
yerden göğe kadar haklı çıktı köpek
ve bitti yağmur
kokun gitti senin
şimdi toprak bile kokmuyorum
belkide ta kendisi oluyorum onun
toprak oluyorum sevgili ölüyorum..