Ömürsüz Çiçek
İçimden gelmiyor gülmek konuşmak
Akıyor içime kandan bir ırmak
Mancınıkla fırlatılıyormuşçasına
Saçılıyor tohumlar sahraya
Ömürsüz çiçek
Yeşeriyor yağmurların ardından
Binlerce küçük sarı kum kum ayçiçeği
Eğleşiyor düğüncü balarısı şehvetli dili
Renk cümbüşü taç yapraklar
Hafif bir rüzgâr dalgalanıyor
Çiçek denizi
Seriliyorum bir yatak gibi
Karmakarışık kısacık hayat
Sürsen sarısabır
Dermansız bir yarada ağıt
Düşünüyorum
Öyleyse;
İçimizdeki şeytan mı melek
?ıstırap çekenlerin acıklı nefesleri..."
Nil Alaz