On Sekiz Mart

Güneş tutulur yer yarılır kopar kıyamet.
Hem anasından hem babasından vazgeçmiş gidiyor mehmet.
Fatihten süleymandan ona tek bir emanet.
Damardaki kan gibi toplanıyor uykudan uyendı mehmet.
Ruhunu sardı esaret zincirleri kırarcasına adını koydu ON SEKİZ MART.

Ölüm ne güzel yarış edercesine her şehirden kasabadan köyden.
Gençler geliyordu ha gayret diyordu bir ses elif nineden.
Böyle bir sevda varmı kim ayrılır gözlerinden öpüp üçgünlük bebeden.
Yakılmış ateşi sönmez koskocaman bir siper kazılmlş karsı edirneden.
Hatırla ayağında çarığı belinde çakısı kınalar yakıldı yemin edildi ON SEKİZ MARTTAN.

Sen doğurdun beni sen yarattın küllerinden toprağından.
Sen öğrettin uğrunda ölen varsa işte o vatan.
Al bayrağım kanım canım bugün dahada gür dalgalan.
Haydi bugün doğum günün ağlamak var mutluluktan.
Çanakkale ayağa kalkmış seni doğuran anan öp elini bugün bayran ON SEKİZ MARTTAN.

İnsan ha insan gözü kararmış korkun kaldımı Çanakkale dünyadan.
Bir e beş bin e bir Türküm korkmak yok işte conk bayırı al sana meydan.
Sığdıramam yer yarılır ruhun arşa yayılır senide unutmadım ey meçhul kahraman.
Dün düşman olan bugün hergün geliyor sezsizce gemiler geçiyor yanından.
Sen rahat uyu kumandan unutmaz torunun çok ders aldı aon sekiz marttan.

Payını aldı unutmaz düşman paydası yorgan gibi bizi saran.
Nasıl dayandın yüreğin dağ gibi korkmazmısın derya boğulmuş kıpkırmızı kandan.
Gördün değilmi yiğitler sana geliyordu birer birer Anadoludan.
Ne kadar da çok severmişin koskocaman yer açmışın bağrından.
Neler doğdu biliyormusun Türkün bir oğlu bir kızı oldu ON SEKİZ MARTTAN.

Göğüsler kabardı yürekler coştu seherde kılınan namazdan.
Kalleşler güç birliği etmiş bir taş mı alacaklar san ki vatandan.
Allah razı olsun tüm mehmetimden Seyit onbaşımdan.
Çanakkale unutmam seni bana emanetsin ON SEKİZ MARTTAN.

Torununum geldim gördüm bizim uşaklrda varmış karadenizin bağrından.
Oğlunum kızınım senin eğildim öptüm kanını döktüğün toprağından.
Son gazim dedem yeni gönderdik Eskişehiri selam sana alırmısın Ankaradan.
Bugün senin günün gülleri çiçekleri sana gönderdik Çanakkalede yatan.
Kimse vazgeçmedi iyi bakıldı emanetine sen rahat uyu atam unutmaduk seni ON SEKİZ MARTTAN.

Çanakkale geçilmez öyle ders vermişin ki şimdi kılını bile kıpırtatamaz düşman.
Makberide mahşeride ölmeden varmı senin gibi dünyada yaşayan.
Çanakkale nasıl dayandın görüpte tabyaları namazgahı varmı acaba ağlamayan.
Ey ecdat şimdi unutmadı yücelerden de yüce korkmayan kaldımı anafartalardan.
Kefen bile biçilmemiş öylece yatıyor oğlu kızı dalikanlıdan şahidim sana bembeyaz sayfa açtım ONSEKİZ MARTTAN.

Tarih tekerrür ediyordu son kez hesap soruluyordu haçlıdan.
Gözleri masmavi indiriyordu yıldızı ayı kocaman semadan.
Sadece ölüm diyordu atası Türk mustafa kumandan.
Çek süngünü sper et göğsünü vakti geldi haydi Osman.
Çırpın sancılan bağrına taş bas Emine Havva ana öyle bir çocuk doğacak ki ON SEKİZ MARTTAN.

Taş kalmasın taşın üstünde baş kalmasın helal san bu can.
Yiğitler geliyor lazlar kürtler çerkezler geliyor dadaşlar biraz daha dayan.
Haydi onbaşım öyle bir gömki şahitlik etsin denizin ortasından.
Karelere düşsün canlar helel olan kanlar can veriyorsun canından.
Haydi Akif al kalemi eline başla destana al sana bir tarih ON SEKİZ MARTTAN.

Öyle vurmuşun ki süngünü san ki ulubatlı Hasan uyanmış uykudan.
Hey nasılda alıverdin hilali yıldızı kanını karıştırarak dolunaydan.
Soyuna bu kadar yaraşır tarağı bıyık yapan o bile imrenmiştir neslim genç Osman.
Hey lazım çerkezim kürdüm özüm özüm Türküm şimdi kükre Çanakkale bir destan.
Ya avuç aç ya diz çök Çanakkale neymiş gitte bir gör ruhun sökülürgöğsünden ateş öyle yakılır sönmez ONSEKİZ MARTTAN.

Ne güzel yer seçmişin Çanakkale sana bakar karşıdan.
Diktiğin fidanlar büyümüş torunun gölgeleniyor çamdan.
İbret alıyoruz eğik namlundan delik deşik matarandan.
Akif boşuna dememiş bir daha yaşatmasın yaradan.
Bir asır geçti seni unutmadık atam sana selam olsun torunun ON SEKİZ MARTTAN.

Ne küskünlük kalmış nede dargınlık ayağa kalkmış Samun Amasya Sivastan.
Öyle bir uyanmışki şahadet yağıyordu sanki peygamber hz.Muhammet Mustafadan.
Uyku yok açlık yok korkuda bilmez doyum doyum doyuyordu tekbiri ezandan.
San ki Fatih Beyazıt Alparslan onlarda kalkmıştı savaşıyordu mezarından.
Ezberim her seferinde tüyüm ürperecek başlığı atıldı marşın bize ON SEKİZ MARTTAN.

Düşmanlar geliyordu ders verilrcekti tarihe sayfalar açılacaktı destandan.
Yiğitler dizilmiş settül bayır canını essirgemez grliboludan.
Son kez ağlayacak sanki analaraçmış rllerini cennet dökülüyordu san ki avuçlarından.
Süngünü iyi salla kalbine işlemez ama çok kurşun geçmiş matarandan.
Can verdin baş verdin allah razı olsun kanınla vatan verdin uğrunda ölünecek ON SEKİZ MARTTAN.