Öpülmemiş Aşklar

Şehir senden, sen benden uzakta
Gönlüme kar düşüyor
Bir bilsen, yüreğim ne çok üşüyor
Yüreğim olsa sadece üşüyen, amenna!
Dudaklarımda kelimeler de üşüyor
Harf harfi iteliyor, soğuk sözler yere düşüyor...

Sabahı iple çeken dilsiz gece
Gözümün içine baka baka
Islık çalan rüzgara korkusuzca meydan okuyor
Dağlar dağları dövüyor, ovalar ikiye bölünüyor
Kanatlarında kırık arzularla göçmen kuşları
Karanlıktan aydınlığa haber taşıyor...

Gece susuyor, sessizlik göğe sığınıyor
Susmalarla korkular daha da büyüyor
Her canlı kendi renginde ölüyor
Toprağın adı değişiyor mezar oluyor
Acılar acıyla sarılıyor, ölüm kendine küsüyor...

Ayrılık tren istasyonuna giriyor
Bütün eller boşluğa sallanıyor
Mesafeler açıldıkça çığlıklar büyüyor
Yarınlar hasretle savaşıyor
Başarıyor, başaramıyor!

Ama,
Hayatı kurutulmuş çiçek sananlar
Özlemi defter yapraklarında saklıyor
Ve böylece sevgiler çabuk soluyor!..
Yarınlar ayrılığa gebe
Ayrılık kederin direği
Direğin ucunda öpülmemiş aşklar
Sonsuzluğa uğurlanıyor...


2 Mayıs 2014/Ankara

02 Mayıs 2014 211 şiiri var.
Yorumlar